"oynayıp" - Traduction Turc en Arabe

    • لعب
        
    • يلعبون
        
    • يتلاعب
        
    • تراهن
        
    • يَلْعبُ
        
    • ونلعب
        
    • بينما يلعب
        
    Beni kandırdı, bu işlerden çakmıyor sandım. Ama ondan iyi oynayıp kazanabilirim. Open Subtitles لقد خدعني، لم أكن متأكّداً من قدرته علي لعب البلياردو، يمكنني اللعب وهزيمته.
    Yalan söylediği için bir erkeği paylamak... sakat bir çocukla basketbol oynayıp üç sayılık atış yapmasını istemek gibidir. Open Subtitles مثلاً حينما تكشف كذبة رجل هو مثل لعب كرة السلة مع معاك وتسميته بالمصوب البارع
    Sen tek başına golf oynayıp iğrenç omleti yemeği tercih ediyorsun ben seks yapmayı tercih ediyorum. Open Subtitles تحب لعب الجولف بنفسك وتحصل على بيضك السيء بينما أنا أفضل الجنس
    Parktan koşarak geçerken milyonlarca insan frizbi oynayıp piknik yapıyordu. Open Subtitles ركضت بالمتنزه. كان هناك ناس يلعبون الفريسبي، سيكون عنده النزه.
    Gezegenin çekim kuvvetiyle oynayıp, ne kadar yaklaşabileceklerine bakarlardı. Open Subtitles يلعبون مع جاذبيه الكوكب ليروا إلى أى مدى يمكنهم الوصول
    Erkekleri birden öldürüp kadınları ise günlerce belki de aylarca bekletip onlarla oynayıp, işkence ettikten sonra en nihayetinde onları yedi. Open Subtitles عادة ما يقوم بقتل الذكور فوراً و كان يبقي الإناث أحياء لأيام , و أحياناً لأسابيع يتلاعب بهن, يقوم بتعذيبهن
    Bana karşı bahis oynayıp param yok diyorsun üstüne. Open Subtitles ورغم ذلك تراهن ضدي، دون امتلاك النقود للسداد
    Golf oynayıp oynamadığı kimin umurunda? Open Subtitles أوه، الذي الجحيم تَهتمُّ إذا يَلْعبُ غولفاً؟
    Nerede basketbol oynayacağım, ya da oynayıp oynamayacağım... artık sadece benim verebileceğim bir karar değil. Open Subtitles هو هذا .. المكان الذي سـ العب به كرة السلة .. اذا كنت سـ استمر بـ لعب كرة السلة انه ليس قراري وحدي
    Bir oyun oynayıp, senin davranışların üstünde çalışacağız. Open Subtitles سنقوم باستخدام لعب الأدوار بخصوص سلوكك هذا، ما رأيك؟
    Biz çelik çomak oynayıp horoz şeker yerdik. Open Subtitles كنـّا نفكر أكثر في لعب كرة المضرب ومحلات الحلوى
    İyi de hem futbol oynayıp, hem de model olamam. Open Subtitles .لكن. لا أستطيع لعب كرة القدم وأن أكون عارضة
    Demek istediğim, ben genelde kart oynayıp, restoranda Bang Bang ile bir şeyler içerdim. Open Subtitles حسناً , أعني , في العادة , كما تعلمين لعب الورق و الشُرب مع بانغ بانغ في مقطورة المأكولات الخفيفة
    Oliver'ın Luke'un evinde uyuyamamasının sebebi arkadaşlarını davet ediyor ve gece yarısından sonraya kadar arkadaşlarıyla kart oynayıp içki içiyor. Open Subtitles سبب عدم قدرة أوليفر النوم في بيت لوك هو أن لوك يدعو أصدقاءه للمكوث عنده لوقت متأخر من الليل يلعبون بأوراق اللعب ويخمرون
    Çocuklar kibritle oynayıp evi yakıp kül ettiler. Open Subtitles أطفال كانوا يلعبون بأعواد الثقاب فـأحرقوا البيت
    Dalga geçtiler, akıl oyunları oynayıp senin hakkında saçma şeyler düşünmemi sağladılar. Open Subtitles هم يلعبون بي بألعاب عقلية يجعلونني أصدق بأشياء عنكِ
    Ama gerçekten bilmek istediğim şey, yıldızlarla kimin oynayıp durduğu. Open Subtitles ...لكن ما أريد معرفته حقاً هو من يتلاعب بالنجوم؟ ...
    O işte senden çok daha iyi, hayatı boyunca oynayıp durmuş. Open Subtitles إنّه أفضل منكَ في ذلك بكثير، فقد لبث يتلاعب بالنّاس طوال حياته.
    Kadın tenisine kumar oynayıp bize 25.000 dolar borçlanmanın cezası bu olur. Open Subtitles وهذا ما تحصل عليه عندما تراهن على تنس السيدات والإدانة لنا بـ25 ألف دولار
    Hem poker oynayıp, hem de bir hayatımın olabileceğini anladığım gün iyi bir gündü. Open Subtitles هو كَانَ جيدَ عندما آي فَهمَ كَيفَ يَلْعبُ البوكر ولَهُ حياة أيضاً.
    Birkaç dakika benimle oynayıp sonra işe giderdi. Open Subtitles ليبقى بجانبي ونلعب لمدة أطول لكنه فقط كان يغادر للعمل
    Bu yüzden de diğer insanlar bilardo oynayıp etrafta takılırlarken ben boş zamanlarımı bir sandalyeye bağlı ve kafamda çöp tenekesiyle geçiriyorum. Open Subtitles ما يعني أنه, بينما يلعب الأشخاص الأخرين البلياردو و يمضون الوقت00 كنت أقضي أوقات فراغي مقيدا إلى كرسي وعلى رأسي سلة قمامة0

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus