"refakatçi" - Traduction Turc en Arabe

    • مرافق
        
    • مرافقة
        
    • المرافق
        
    • المرافقة
        
    • الرفيقة
        
    • مُرافق
        
    • محظيّة
        
    Altı gündür yanımda refakatçi olmadan sıçmaya bile gidemedim. Open Subtitles لمْ أتغوّط بدون وجود مرافق في الأيام الست الأخيرة
    Size güvenlik açısından bir refakatçi ayarlayabiliriz. Open Subtitles نستطيع ترتيب أمر مرافق لك -نخصص لك حماية
    Yanınızda bir refakatçi olmadan asla geçmeye kalkışmayın yoksa pişman olabilirsiniz. Open Subtitles لا تحاول أبداً أن تتخطاهم بدون مرافقة. وإلا ستتأسف جداً
    refakatçi olmamaya çalışıyorum. Ben bir kız arkadaşım. Open Subtitles أنا لا أحاول أن أكون مرافقة أنا أحاول أن أكون صديقة
    Üzgünüm ama bu kata yanında refakatçi olmadan kimseyi sokmuyoruz. Open Subtitles أنا آسف ، ولكن غير مسموح لأي كان بدخول هذه المرافق
    Oraya adam yollayın ve refakatçi memurları da uyarın. Open Subtitles ارسل البعض من رجالنا الى هناك وحذر شرطة المرافقة
    Derler ki evde her ne varsa... sonuçta refakatçi hanımın delirmesine sebep olmuş. Open Subtitles يقولون بأنة مهما كان هناك وما زال في البيت في النهاية الرفيقة اتجننت
    Sokağa çıkma izni az sonra sona erecek. Sana bir refakatçi bulurum. Open Subtitles حظر التجول سيبدأ بعد قليل سأُحضر لكي مُرافق
    refakatçi olmak için gereken her şey sende mevcut. Open Subtitles لديكِ المعطيات اللازمة لتكوني محظيّة
    Bir refakatçi sizin ve adamlarınızın o araca bindiğinizi görecek. Open Subtitles مرافق سيتأكد أنك ورجالك على متنها
    Size bir refakatçi ayarlayayım, beyler. Open Subtitles . سأجلب لك مرافق , يارجل
    Ama kapının dışında bir refakatçi olacak. Open Subtitles -كلا، لكن سيكون هناك مرافق في الخارج
    Yanınıza refakatçi ayarlamalıyım. Open Subtitles على أن أرتب مرافق لكم
    Hayır! Sadece kibirli bir refakatçi istemiyorum, o kadar. Open Subtitles أنا فقط لا أريد مرافقة الوصيفات, هذا كل ما بالأمر.
    Efendim, kurallarımıza göre yanınızda bir refakatçi olmadan buraya giremezsiniz. Open Subtitles سيدتي, القوانين تنص بمنع الحظور من دون مرافقة
    Bize zaten askeri refakatçi ayarladın. Open Subtitles حصلت لنا بالفعل على مرافقة عسكرية.
    Ben bir KR 1-11'im. Kurumsal refakatçi. Open Subtitles أنا سي س ¹11 المرافق الشخصي
    Benim yanımda da bu refakatçi köpek var. Open Subtitles حصلت على هذا الكلب المرافق
    Geminin çevresindeki, sayısı artan refakatçi gemilere bakılırsa... Open Subtitles إذا ما نظرنا إلى العدد الكبير من السفن الحربية المرافقة للباخرة...
    Rivayete göre, yaşlı hanım üst kattaki çocuk odasında... yardım çığlıkları ata ata ölürken... refakatçi kız verandada bir ırgatla oynaşmaktaymış. Open Subtitles القصة قالت بان السيدة العجوز ماتت او هي تطلب المساعدة في روضة الأطفال في الطابق العلوي بينما الرفيقة تسكع مع عامل المزرعة بالشرفة
    Sokağa çıkma izni az sonra sona erecek. Sana bir refakatçi bulurum. Open Subtitles حظر التجول سيبدأ بعد قليل سأُحضر لكي مُرافق
    Hep 'refakatçi'nin kulağa salakça geldiğini düşünmüştüm zaten. Open Subtitles جيّد لطالما ظننت أنّ كلمة "محظيّة" سخيفة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus