| Herkes Senin öldüğünü sanacak. kimse seni bir daha aramayacak. | Open Subtitles | الجميع سيعتقد أنك ميت لا أحد سيبحث عنك أبدا |
| Senin öldüğünü sanmıştım. Hayır, daha ölemem. | Open Subtitles | اعتقدت أنك ميت حسنا, لا أستطيع الموت بعد |
| Senin öldüğünü sanıyorlar canım. Eğer saklanmazsan, bu sefer gerçekten öleceksin. | Open Subtitles | يظنون أنك ميت يا حبيبي وستموت إذا لم تختبئ حالاً |
| Buralarda herkese Senin öldüğünü söylüyorduk. | Open Subtitles | إيرل هيكي لقد أخبرنا الجميع هنا بأنك ميت |
| Bir kere Senin öldüğünü sandım, ve neredeyse ben de ölüyordum. | Open Subtitles | لقد أعتقدت مره أنك مت و تقريبا هذا دمرنى |
| Eğer sormamda sakınca yoksa geçtiğimiz 20 yılda neden kızının Senin öldüğünü düşünmesine izin verdin? | Open Subtitles | اذا لم تمانعي سؤالي لم جعلتي ابنتك تعتقد أنك ميته في العقدين الماضيين؟ |
| Roberto Senin öldüğünü söyledi. Buradan gitmen şart. | Open Subtitles | روبيرتو قال لهم انك لقيت حتفك لذا عليك المغادرة |
| - Senin öldüğünü düşünmüştüm! - Yanlış düşünmüşsün! | Open Subtitles | لقد إعتقدت أنك ميت - إعتقادك لم يكن صحيح - |
| Yıllar boyunca insanlara Senin öldüğünü söyledim. | Open Subtitles | منذ أن كبرت كنت أقول للناس أنك ميت |
| Senin öldüğünü düşünüyordum bunca zamandır. | Open Subtitles | لقد ظننا أنك ميت .. كل هذا الوقت |
| Bazı yerliler bana Senin öldüğünü söylediler. | Open Subtitles | بَعْض الهنود أخبروني أنك ميت |
| Pekâlâ Ned. Yapmamız gereken ilk şey hiç kimsenin Senin öldüğünü bilmediğinden emin olmalıyız. | Open Subtitles | حسناً يا (نيد) ، أول شيء يجب فعله أن نتأكد من ألا يعرف أحد أنك ميت |
| Huzurevi Senin öldüğünü söyledi. | Open Subtitles | {\pos(190,210)} أخبرتنا "دار الرعاية" أنك ميت |
| Poligraf'a göndeririz, Senin öldüğünü zannederler, böylece tekrar teste girmezsin. | Open Subtitles | و نرسلها لقسم جهاز كشف الكذب فيظنون بأنك ميت و بالتالي, لست ملزماً بإعادة الكشف ثانية |
| Sana o kadar kırgındı ki, herkese Senin öldüğünü söyledi. | Open Subtitles | متأكد من هذا لأنها أخبرت الجميع بأنك ميت |
| Aman tanrım Selby. Senin öldüğünü sanıyorduk. | Open Subtitles | آه يا إلهي يا سيلبي لقد اعتقدنا أنك مت |
| Herkes Senin öldüğünü sanmış. | Open Subtitles | الجميع إعتقد أنك مت |
| Unuttuysan, babam hala Senin öldüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | أبي يظن أنك ميته, فيحالأنكنسيتي. |
| Yüce tanrım! Senin öldüğünü sanmıştım! | Open Subtitles | يا إلـهي , اعتقدت أنك لقيت حتفك |
| Senin öldüğünü sanıyordum. O artık, Bayan Chikki Fauchon. | Open Subtitles | لقد ظننت إنك ميت ، إنها متزوجة من (تشيكى) لقد تزوجتها العام الماضي |
| Yapamam işte. Senin öldüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | لإنه لا يمكنني ذلك، تعرفين إنه لا يمكنني فهي تعتقد أنكِ ميتة |
| Büyükbabam Senin öldüğünü söyledi... | Open Subtitles | أخبرني جدي أنك توفيت وأني يجب أن لا أعطي تلك الكرة من أي واحد من تلك الشركة |
| Ama biz Senin öldüğünü sanmıştık! | Open Subtitles | لَكنَّنا إعتقدنَا بأنّك مت! ميت؟ |
| - Senin öldüğünü söylemişlerdi. | Open Subtitles | لقد أخبروني بأنكِ ميتة لا يا حبيبي |