| Bir sonraki sefer, bizi bir arkadaşınla tanıştırıyor olduğunu sezersen yapma. | Open Subtitles | في المرة القادمة تشعر أنك تريد تعريفنا بأحد أصدقائك لا تفعل |
| Bir çalışmada, eğer sınavdan kalırlarsa bir sonraki sefer daha fazla çalışmak yerine muhtemelen kopya çekeceklerini söylediler. | TED | في دراسة، قالوا لنا انهم ربما سيغشون في المرة القادمة بدلا من الدراسة اكثر اذا رسبوا في اختبار. |
| Yoksa, bir sonraki sefer Nepal'in kabinesi Everest Dağı'nda toplanınca arkadaki o muhteşem görüntü | TED | خلاف ذلك، في المرة القادمة تجتمع الحكومة النيبالية في جبل إفرست، تلك الخلفية المذهلة |
| Her bir kusur, her bir yenilgi bir sonraki sefer daha iyi olma ihtiyacı doğuruyor ya da açık açık başarısız olursunuz. | TED | كل علة وكل اخفاق مفاجئ يزيدان الحاجة للأداء بشكل مثالي المرة التالية وإلا بصراحة أنت فاشل |
| -Onunla beraberken bir sonraki sefer ben olabilirsin rahatça -Sally. | Open Subtitles | حسناً، أعطيك الحرية لتشعري بأنني مكانك المرة المقبلة |
| Eğer bir sonraki sefer olacaksa... benim olmadığım bir başka sefer... işte sana bir tavsiye. | Open Subtitles | أذا كانت هنالك مرة قادمة لا تنطوي علي أليك نصيحتي |
| Bu kez kağıdı yiyorsunuz. Bir sonraki sefer bu cam olacak. | Open Subtitles | هذا المرة تأكلون ورقاً المرة القادمة سيكون زجاجاً |
| sonraki sefer, birini öldürmeden önce daha iyi bir testere alırlar. | Open Subtitles | ـ لذا في المرة القادمة ، سوف يحضرون منشاراً أفضل قبل أن يقتلون شخصاً |
| Bir sonraki sefer, istediği şeyi sorgulamaksızın kesinlikle yerine getireceğiz. | Open Subtitles | في المرة القادمة تأكد بالضبط من فعل ما يقول مهما كان |
| Elenmiş arkadaşımız Jason'a bir sonraki sefer için iyi şanslar. | Open Subtitles | حظّ أوفر في المرة القادمة لصديقنـا، جيسن، الذي خرج. |
| Bir sonraki sefer, çift motorlu bir uçak uçurmadan önce birkaç ders al, tamam mı? Peki. | Open Subtitles | المرة القادمة تعلم بعض الدروس في الطيران قبل أن تحاول الطيران بطائرة بمحرك ثنائي |
| Sana tavsiyem Chad bir sonraki sefer kafanı kullan. | Open Subtitles | سأعطيك نصيحة ياتشاد في المرة القادمة أستخدم رأسك |
| Bir sonraki sefer çevirmen de getirmeyi hatırlatın bana. | Open Subtitles | في المرة القادمة ذكريني بأن أجلب مترجماً |
| Bu kez kasabamız için ben oynayacağım ve bir sonraki sefer Hindistan'a kazandıracağım. | Open Subtitles | ... و فى المرة القادمة مباشرة ... سوف ألعب فى فريق الهند ... |
| ancak sonraki sefer destek kuvvet getirebilir. | Open Subtitles | لكنه في المرة القادمة, قد يجلب التعزيزات |
| Ama boru çoraplar aldım, bir sonraki sefer çok dikkatli olacağım. | Open Subtitles | لقد حصلتُ على الجوارب سأكون حذراً جداً في المرة القادمة |
| Sorun değil, bir sonraki sefer ödersin. | Open Subtitles | هذا على ما يرام، يمكنك أن تدفع لي في المرة القادمة |
| Önemli olan güvende olman. Belki sonraki sefer. | Open Subtitles | أهم شيء أنكما بأمان ربما في المرة القادمة |
| Ancak geri geldiler, öncekinden daha kötü bir halde, ve sonraki sefer, daha da kötü hale geldiler. | Open Subtitles | لكنه جاء فيما بعد بشكل أكثر شدة من السابق ثم كان أكثر سوءا في المرة التالية |
| Birbirlerini gördükleri bir sonraki sefer iki kadını daha da yakınlaştırmıştı. | Open Subtitles | في المرة التالية عندما رأيا بعضهما كان وجود امرأة أخرى سيكون أفضل |
| Çünkü bir sonraki sefer benimle seks yapacağına emin değilim. | Open Subtitles | في المرة المقبلة ستحصلين على المعاشرة مني |
| Benden alıntı yapma ama hep bir sonraki sefer vardır. | Open Subtitles | .لاتعيدكلامي,لكن . هناك مرة قادمة |