| Kahve yapmaya hazırım. Kafeinsiz, yağsız, küçük bardak. | Open Subtitles | أنا مستعد لصنع القهوة قهوة بدون كافايين منزوعة الدسم |
| Yolculuk için biraz yağsız şekerleme yaptım. | Open Subtitles | لقد خبزت بعض المعجنات الخالية من الدهون من اجل الرحلة |
| İşte bu noktada anladım ki yağsız ve glutensiz beslenme mavi bölgede 100 yaşına gelme nedeni değilmiş. | TED | وعندها اكتشفت أن حمية قليلة الدسم ومنزوعة الغلوتين ليس هو ماتحتاجة لتعيش 100 سنة في المنطقة الزرقاء. |
| Ben büyük, yağsız, yarım kafeinsiz, soya sütlü, Fransız karamelli bir cappuccino istiyorum. | Open Subtitles | حسنا اريد شراب غراندي ، ثلاثة بدون دسم واريد قهوة منزوعة الكافيين حليب صويا ، مع رقرائق محمصة فرنسية كابتشينو الكرامييل |
| 500 ml buzlu, yağsız, fındıklı şekersiz şuruplu, iki shot espressolu macchiato. | Open Subtitles | أريد 20 أونصة من ماكياتو البندق المجمد، خالي من السكر، اسبريسو مضاعف، |
| Yarısı Darjeeling, yarısı papatyalı. yağsız sütlü ve tatlandırıcılı. | Open Subtitles | شاي واحد، نصف دارجيلنج ونصف بابونج، مع حليب منزوع الدسم وتحلية |
| Sadece yağsız sütüm var. | Open Subtitles | - عندي غير دهن فقط. - لا، لا، لا، هذا رفيع. |
| Yarım fincan, büyük, yağsız, çok köpüklü, kapaksız. | Open Subtitles | نصف الكاس ، كبير غير دسم - غطاء للمطر . بدون غطاء |
| Geri çevirmeyi hiç istemem ama hindiyi son derece yağsız olarak anlatmıştınız. | Open Subtitles | انا اكره اعادته ، ولكن لقد وصفتِ الديك الرومي بأنه طري جداً |
| Sen o yağsız süt isteyen... - ...kızlardan değilsin. | Open Subtitles | هراء خالي الدسم اجل، ملاحظة جيدة |
| Evet onun da saçlarında seninki gibi az bukle var ve .cildi de seninki kadar yağsız. | Open Subtitles | حقا ؟ ليس لديها شعر مموج مثلك أو بشرة دهنية مثلك |
| Bana yağsız vanilyalı dondurma üzerinde çeyrek çay kaşığı şekersiz karamel ve 9 değil 11'de değil tam 10 tane yaban mersini. | Open Subtitles | أريد بولة واحدة من الفانيليا بدون دهون أو لبن مع ربع ملعقة صغيرة من سكر الكراميل منزوع الكاربوهيدرات , و 10 .. |
| Bana sıcak, büyük boy yağsız latte al. | Open Subtitles | اذهبى وأحضرى لى قهوة بالحليب بدون زبد وساخنة |
| Ve son zamanlarda laktoza olan dayanıksızlığına karşın bende olan sağ tarafta yoğunlaştığında öldürücü olan gaz problemi olmadan az miktarda yağsız dondurma yiyebildiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | و حتى مؤخرا ً لم يكن لدي فكرة أنه برغم مقاطعته لسكر اللبن يمكنه تناول كميات صغيرة من البوظة منزوعة الدسم |
| Tekrar yağsız yiyeceklere döndüğünü gördüğüme çok sevindim. | Open Subtitles | يسعدني أنك عدت إلى تناول الأطعمه منزوعة الدسم |
| Ve belki de yağsız Farmer Bounty'nin mükemmel tadı olan taze sütlü tereyağını her ısırışınızda benimle aynı fikirde olacaksınız. | Open Subtitles | و ربما ستوافقونى عندما تجربون المزارع بونتى الخالية من الدهون مع المذاق الأصيل للزبدة الطبيعية |
| yağsız pudinge göre oldukça güzel. | Open Subtitles | بالنظر أنها قليلة الدسم فهذه الحلوى جيدة جداً |
| Ben yağsız latte istedim. Bu yağlı. | Open Subtitles | لقد طلبت قهوة بدون دسم ويمكنني أن أتذوق طعم الدسم |
| yağsız süt Az köpüklü. | Open Subtitles | جرعتين منزوعة الكافيين لاتيه خالي من الدسم |
| yağsız Latte alan erkeklerle dalga geçiyorsun. | Open Subtitles | تسخرين من الرجال الذين يطلبون اللاتيه منزوع الدسم |
| yağsız sütlü kahve lütfen. Paket olsun. | Open Subtitles | قهوة بحليب غير دهن لذِهاب، رجاءً. |
| Senatör için şekersiz americano hanfendi için de yağsız macchiato. | Open Subtitles | تجاره حره لعضو مجلس الشيوخ واحد مكياتو قليل الدسم للسيده مالذي تفعله هنا؟ |
| Bruce için yağsız büyük boy kahve. | Open Subtitles | 23.976 قهوة مزدوجة بدون كافايين ( منزوعة الدسم من أجل ( بروس |