"yerde yatıyordu" - Traduction Turc en Arabe

    • كان على الأرض
        
    • مستلقية
        
    • وكان يستلقي
        
    • كان ملقى
        
    • بمعظمهم
        
    Uyandığımda Yerde yatıyordu. Open Subtitles عندما استيقظت من قيلولتي... كان على الأرض. لم أستطع إيقاظه.
    Yerde yatıyordu zaten, ölmüştü. Open Subtitles كان على الأرض بالفعل... ميت
    Cansız bir kadın kollarında bir deri bir kemik kalmış çocuğuyla Yerde yatıyordu. Ve sadece aciz bir şekilde annesinin yüzüne bakıyordu TED رأيت إمرأة لا حياة فيها، مستلقية على الأرض وطفل هزيل بين ذراعيها يحدق بعجز إلى وجه أمه
    Ama eve geldiğimde kapı açıktı, o da Yerde yatıyordu. Open Subtitles لكن عندما وصلت إلى هناك كان الباب مفتوحاً وهي كانت مستلقية على الأرض
    Kafasının arka tarafı yarılmıştı. Kanlar içinde Yerde yatıyordu. Open Subtitles مؤخّرة رأسه كانت مفتوحة وكان يستلقي على بركة من الدماء
    Yerde yatıyordu, her yer kan olmuştu. Open Subtitles لقد كان... كان ملقى هناك والدماء في كل مكان
    Huey aşağıda bir Yerde yatıyordu, düşmanla bizim aramızda. Böylelikle onlar daha fazla ateş altında kaldı. Open Subtitles رأينا (هيوي) بالأسفل بيننا وبين العدو, لذا تم الإمساك بمعظمهم
    John neredeyse bilinçsiz bir durumda Yerde yatıyordu Open Subtitles جون) كان على الأرض بالكاد يكون واعياً)
    Yerde yatıyordu. Open Subtitles كان على الأرض.
    İçeri girdim ve Yerde yatıyordu gözlerini ovalıyor ve bağırıyordu. Open Subtitles ودلفت للمكان، وعندما فعلت، رأيتها مستلقية على الأرض، تفرك عينيها، وتصرخ.
    O şurada Yerde yatıyordu, ben de burada dua okudum. Open Subtitles كانت مستلقية هنا وأنا أقرأ لها
    Kurban Yerde yatıyordu. Open Subtitles الضحية كانت مستلقية على الأرض
    Kız sadece Yerde yatıyordu. Korkmuştum. Open Subtitles لقد كانت مستلقية كنتُ خائفاً
    Kafasının arka tarafı yarılmıştı. Kanlar içinde Yerde yatıyordu. Open Subtitles مؤخّرة رأسه كانت مفتوحة وكان يستلقي على بركة من الدماء
    Yerde yatıyordu ve ben... Open Subtitles .. لقد كان ملقى على الأرضية
    Ben eve vardığımda O öylecene Yerde yatıyordu. Open Subtitles كان ملقى على الارض عندما وصلت
    Huey aşağıda bir Yerde yatıyordu, düşmanla bizim aramızda. Böylelikle onlar daha fazla ateş altında kaldı. Open Subtitles رأينا (هيوي) بالأسفل بيننا وبين العدو, لذا تم الإمساك بمعظمهم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus