Hatalı bir tepki gösterip silahsız bir kokain satıcısını vurdu. | Open Subtitles | اتخذ قراراً غير حكيم وأطلق النار على تاجر مخدّرات أعزل |
Sonra başka bir silah çıkardı ve Bay Sekiuchi'yi vurdu. | Open Subtitles | وبعد ذلك أخذ مسدس آخر وأطلق النار على السيد سيكيوشي |
Biri bizi durdurmaya çalışırsa, yapabilirsin; silahımı al ve ateş et. | Open Subtitles | إذا حاول أحدهم ايقافنا فتقدم وخذ مسدسي وأطلق عليهم |
Tüfeğimi alıp senin için tilki avlayıp, kürk yapayım. Yakında benimde bir elbiseye ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | سأحضر البندقية وأطلق عليكي النار سأحتاج لباس جديد قريبا جدا |
O zaman geldiğinde özgür ve serbest biri olacaksın. | Open Subtitles | جيدا في هذه النقطة ، سوف تكون متحررة وأطلق سراحهم. |
Ve, Charly, benimle dalaştın ve ben de çocuğu kör edip dizlerinden vuracağım. | Open Subtitles | تشارلى ، إذا عبثتى معى سأجعل الطفله تفقد بصرها وأطلق النار على ركبتيها |
ateşe benzin dökülmüş desene. | Open Subtitles | وأطلق ســراحـــه الأسبــوع الماضــي زيــادة الغازوليـــن على النـــار |
İnfaz edilecekken bir tabanca kapıp kafasına sıktı. | Open Subtitles | وفي طريقه إلى الإعدام أخذ مسدس وأطلق رصاصة على رأسه |
Adam mutfağa yönelmiş ve Yusor'un kalçasına bir el ateş etmiş ve onu etkisizleştirmiş. | TED | تقدم الرجل نحو المطبخ وأطلق طلقة على ورك يسرى، لكي يشل حركتها. |
Göz kararı bak ve tetiği çek. | Open Subtitles | فقط حدد الهدف وأطلق النار |
Sorun değil dedi. Sıradan bir mahkumu çekip çıkardı ve olduğu yerde vurdu. | Open Subtitles | قال لى لا مشكلة سحب سجيناً من الصف ، وأطلق عليه النار |
Sonra silahı kendine çevirdi ve alnından vurdu. | Open Subtitles | ثم صوب السلاح نحوه وأطلق النار على جبهته |
Kasabada yeni bir şerif var ve az önce doktorunu vurdu. | Open Subtitles | أجل هناك شرطي جديد بالبلدة وأطلق النار للتو على طبيبك |
Sonra banyoya gitti ve bebeği ile saklanan anneyi vurdu. | Open Subtitles | ثم ذهب وأطلق على الأم التي كانت تختبئ في الحمام مع طفلها |
Derin bir nefes al ve ateş et hadi. | Open Subtitles | لربما تريح نفسك كذلك .تفضل وأطلق النار أربعة. |
Nişan al ve ateş et. Eli kolu oynamaya devam ederse bir daha ateş et. | Open Subtitles | صوب وأطلق فحسب إذا واصل التحرك، أطلق عليه مجددًا |
Derin bir nefes al ve ateş et hadi. | Open Subtitles | لربما تريح نفسك كذلك تفضل وأطلق النار. أربعة. |
Şu anda silahımı alıp, seni vurmalıyım. Üzgünüm, adamım. | Open Subtitles | يجب أن أخرج مسدّسي وأطلق عليكَ النار حالاً |
Makineli bir tüfek alıp tüm aileni yok edeceğim. | Open Subtitles | سأجلب بندقية آلية وأطلق النار على عائلتك بالكامل |
1991'de tecavüz suçuyla 8 yıl hüküm giymiş. Ekim 1999'da serbest kalmış. | Open Subtitles | مدان بالإغتصاب عام 1991 وقضى 8 سنين عقوبة وأطلق سراحه في أكتوبر 1999 |
Hakimin huzuruna çıktım ve New York Eyaleti tarafından serbest bırakıldım. | Open Subtitles | وقفت أمام قاضي وأطلق سراحي من قبل ولاية نيويورك |
Tek yapması gereken örneğin alınacağı yere nişan almaktı ve ateş edip, altını toprağa yaydı. | Open Subtitles | كلّ ما كان عليه هو التصويب نحو المكان ..الذي سيأخذونمنهاالعيّنة. وأطلق النار مالئاً التربة بالذهب. |
Her yeri ateşe verip zombi ayıyı dışarı saldı. | Open Subtitles | تعيين المكان كله على النار وأطلق الدبَّ الزومبي. |
Arkasından yaklaştı ve kafasına sıktı adamın. | Open Subtitles | وقف الزنجي وراء الرجل مباشرة وأطلق النار على رأسه مباشرة |
McCall da Hastings'in yüzünün ona dönük olduğunu ve onu, kendini savunurken vurduğunu söylüyor. | Open Subtitles | و ماكول قال انه كان يواجهه وأطلق عليه النار دفاعا عن النفس |
Chuck, doğrult ve tetiği çek. | Open Subtitles | (تشاك) ، حدد الهدف ، وأطلق |
Adamım senden bir şeyler aldı, sen de benden bir şeyler almak zorundasın. Durma ve vur adamı. | Open Subtitles | افعلها وأطلق عليه النار أعني هو من عبث أولاً |