"أشعر أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • gibi hissediyorum
        
    • Bence
        
    • gibi geliyor
        
    • olduğunu düşünüyorum
        
    • Sanki
        
    • İçimden bir ses
        
    • gibime
        
    • içimden
        
    • hissetmiyorum
        
    • diye düşünüyorum
        
    • hissedebiliyorum
        
    • olduğunu hissettim
        
    • olduğunu hissediyorum
        
    • gibi bir his
        
    Ne söylesem söyleyeyim yaptığım her şey yanlışmış gibi hissediyorum. Open Subtitles أشعر أن كل ما أفعله خاطئ بغض النظر عما أقوله
    Burayı benim de evimmiş gibi hissediyorum. Kendi evimden çok buradaydım. Open Subtitles أشعر أن هذا بيتي، أيضاَ أنا متواجدة هنا أكثر من بيتي
    Yani Bence onu bütün gün evde kilitli tutmak çok zalimce. Open Subtitles إنني أشعر أن هنالك قساوة في إبقائها في المنزل طوال اليوم
    Hayat bana ne şekilde yüklenirse yüklensin kaldırabilirmişim gibi geliyor. Open Subtitles أشعر أن بإمكاني التغلب على أي شيء ترميه علي الحياة
    Bir yandan, bunun karşımızda duran bir seçim olduğunu düşünüyorum. TED بطريقة ما، أشعر أن هذا هو الخيار المتبقي لنا.
    Kulağa çılgınca geliyor, biliyorum ama Sanki yollarımızın bir şekilde çakışması gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles أعرفأننيأبدوغير منطقي،لكن .. أشعر أن على مساراتنا من المفترض أن تتقاطع بطريقة ما
    içimden bir ses doğru öğretmeni bulursak çok şey öğrenebiliriz ve yapabiliriz diyor. Open Subtitles أشعر أن هناك الكثير يمكننا تعلمه أو فعله لو كان لدينا معلمة جيدة
    Kendimi evrende süzülen kozmik bir kertenkelenin derisi gibi hissediyorum. Open Subtitles أشعر أن المواززين في سحلية كونية تتجسد من خلال الكون
    Ama işinin tamamıyla dürüstlükten ve gerçek olmaktan oluştuğunu düşünen bir sanatçı olarak çoğu zaman kopya çekiyormuşum gibi hissediyorum. TED ولكن كفنانة تشعر أن عملها يعتمد فقط على قاعدة من الصراحة والحقيقة، غالبًا ما أشعر أن ذلك مثل الغش.
    Hayatımda ilk kez her şey yolunda gibi hissediyorum. Open Subtitles لأول مرة في حياتي أشعر أن كل شئ على مايرام
    1.95'im, ama 1.22 gibi hissediyorum. Open Subtitles ستة أقدام ونِصف ولكنني أشعر أن طولي أربعةَ أقدام
    İşler daha fazla sarpa sarmadan, bir seçim yapmak zorundaymışım gibi hissediyorum, Tim. Open Subtitles أشعر أن علي التقرير قبل أن تزيد الأمور فوضوية مما هي عليه
    Bir şey yapamayacakmışım gibi hissediyorum. Open Subtitles ولست مستعده، أشعر أن لا أستطيع حقا أن أفعل أي شيء
    Bence Asyalı ebeveynler gurur duyduklarını söyletecek duygusal kapasiteye sahip değiller. Open Subtitles أشعر أن الآباء الأسيويين، ليس لديهم العاطفة الكافية لقول أنهم فخورين
    Bence ilerlemeye devam etmenin esas yolu da bu. TED و بالنسبة إلي، فإنني أشعر أن هذا هو الطريق الصحيح للمضي قدما.
    Bence herhangi bir şeye yardım etmenin en iyi yolu çok, çok yerel düşünmek. TED أشعر أن أفضل طريقة لأساعد في أي شيء هو أن أساعد بشكل محلي جداً جداً.
    Bazen insanlar iğrenç, şişman, işe yaramaz biri olduğumu düşünüyor gibi geliyor, biliyor musun? Open Subtitles أحيانا أشعر أن الجميع يظنون أنني مجرد شخصية رخيصة وضيعة
    Bu kalıp tam bir klişe ama ben her şeyde bir güzellik olduğunu düşünüyorum. TED و هذا القالب هو مبتذل جداً لكنني أشعر أن الجمال موجود في كل شيء
    Benim standartlarım biraz yüksektir. Anlıyor musun? Sanki hiç kimse bana yeterince iyi değilmiş gibi gelir. Open Subtitles مواصفاتي في المرأة مبالغة جداً أشعر أن لا أحد ينفع لي
    Kanıtlara ve çığlık çığlığa yapılan itirafa rağmen içimden bir ses, ters bir şeyler olduğunu söylüyor. Open Subtitles أدلة , صرخاتها وهي تعترف لكنني أشعر أن هناك أمر غير صحيح
    Bir şeyleri benim kadar yere düşürmeyen insanlar vardır gibime geliyor. Open Subtitles أشعر أن هناك أشخاص لا يُسقطون الأشياء مثلما أفعل
    Şansa bakın ki, ben kendimi hiç iyi hissetmiyorum ve... Open Subtitles كالقدر.أشعر أن هناك شىء ما غير متزامن يحدث.
    Ama sonra ağabeyimi üzmek daha kötü olur diye düşünüyorum. Open Subtitles ولكن أشعر أن الأمر أسوأ لو آذيت مشاعر أخي, أتعلمين
    Manu aslında bablu bunu hissedebiliyorum polisten kaçmak için otelimde işe başladı Open Subtitles أشعر أن مانو و بابلو شخصاً واحداً لقد خدعنا كي يظفر بوظيفة الفندق ويهرب من الشرطة.
    Söylemeye çalıştığım... bir şeylerin eksik olduğunu hissettim denebilir. Open Subtitles ما أتحدث عنه ، هو أنني كنت أشعر أن هناك شيئاً ناقصاً
    Bu hayatta bir amacım olduğunu hissediyorum, o amacın ne olduğunu bilmiyorum, ama yönetim danışmanlığı olmadığından oldukça eminim." TED و أشعر أن لدي هدف فى الحياة ولكننى لا أعلم ما هو ولكننى متأكدة أنه ليس عملى كمستشارة إدراية
    Üçümüzün de aynı çadırda kalması hiç iyi olmayacak gibi bir his var içimde. Open Subtitles أشعر أن ثلاثتنا في هذه الخيمة لن يكون صائب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more