"حسنا انظر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bak
        
    Bak sen küçük aile işinizde kendi ATM kartlarınızı yapıyorsunuz. Open Subtitles حسنا, انظر الى عمل العائلة تصنع لنفسك بطاقات الصراف الآلي
    Tamam, bana Bak. Nefes al, dostum. Chris, dostum, nefes almaya devam et. Open Subtitles حسنا , انظر الي , تنفس يا صاح كريس يا رفيق استمر بالتنفس
    Bak ne tür bir ailen olursa olsun, gerçeklik görecelidir. Open Subtitles حسنا انظر ايا كانت العائله التي تملكها الحقيقة هي الواقع
    Neyse Bak, temizleyici akşam 6'da alabileceğini söyledi. Open Subtitles حسنا انظر , الغسَال قال لي أنه يمكنك أخذها في الساعه السادسه
    Tamam, Bak, eğer sizin içiniz birşey yapmama konusunda rahatsa... o zaman yapmayın, bana göre hava hoş. Open Subtitles حسنا انظر إذا أنتما الإثنان تريدانه بضمير بأن هذه المناسبة تمر مرور الكرام ولم تعمل شيئا، ذلك مناسب بالنسبة لي
    Pekala. Ateşe Bak. Ateşe Bak. Open Subtitles حسنا انظر الي الشعله ,انظر لها حسنا ,هذا جيد
    - Soruyu biliyorum, Randy. - Tamam. Buna bir Bak. Open Subtitles ـ انا اعرف ماهو السؤال راندي ـ حسنا انظر الى هذا
    Bak, o anlaşma gün sonuna kadar kapatılmamış olursa o zaman hepimiz... Open Subtitles حسنا , انظر , اذا لم يغلقوا الصفقة في نهاية اليوم حينها نحن في الخارج
    Tamam, Bak. Uzayı düz bir kağıt gibi düşünürüz. Open Subtitles حسنا انظر لقد اعتدنا ان ننظر للفضاء على انه مسطح
    Tamam, Bak, eğer Jesse' den intikam almak istediysen aldın zaten. Tamam mı? O perişan halde. Open Subtitles حسنا.انظر. الانتقام من جيسى الذى اردته، حصلت عليه
    Pekala,tarihe bir Bak uh... 11 mayıs 2003 bu köprü 4 yıl önce çöktü ve Open Subtitles حسنا. انظر على التاريخ الحادى عشر من مايو 2003
    Pekala, Bak, bence inanmamızı ne kadar isterse istesin, bunun amacı kaybettiği onurunu geri almak değil veya Satedalı intikamı değil. Open Subtitles حسنا , انظر , اذا هو يريد ان نثق به هذه ليست فرصه لارجاع الشرف او انتقام ستاديني
    Bak, bu gece bununla ilgili yapabileceğin bir şey yok, değil mi? Open Subtitles حسنا , انظر , لا يوجد شيئ تستطيع فعله الليله
    Bak Brad. Ben kocamı seviyorum. Gerçekten seviyorum. Open Subtitles حسنا , انظر براد انا احب زوجي , انا حقا افعل
    Tamam Bak, Artie'nin notları Rheticus'un çalışmalarının genelde bir düzen ihtiyacını ifade ettiğini yazıyordu. Open Subtitles حسنا, انظر , قالت ملاحظات ارتي بأن عمل ريتوكس غالبا اعرب عن حاجته لطلب.
    Bak şimdi, eğer hamileyse, seni aldattığı anlamına gelmez ki. Open Subtitles حسنا, انظر,حتى لو كانت حامله .. لا يعني ذلك أنها تخونك
    Birde iyi tarafından Bak. Open Subtitles حسنا انظر للجانب المشرق شهادة الزور بدائت عاقبتها الان
    Pekala, Bak tek istediğim iyi bir cadılar bayramı geçirmeleri, tamam mı? Open Subtitles حسنا, انظر, أريدهم فقط أن يحظوا بليلة هالوين عظيمة, حسنا؟
    Pekala Bak, son birkaç ayı beyin fırtınası yaparak geçirdim ve gerçekten harika fikirlerim var. Open Subtitles حسنا انظر لقد قضيت الثلاث الاشهر الماضيه بالتفكير ولدي بعض من الافكار العظيمه
    Seçim senin. Pekâlâ, Bak. Benim tüketecek vaktim yok. Open Subtitles انه اختيارك حسنا, انظر ,ليس لدي وقت لاحرقه,

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more