"سعيدَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Mutlu
        
    • memnun
        
    • mutluydum
        
    • mutluydu
        
    Sokaklar küçük yaratıklarla sıralanmış, gülüyorlar Herkes çok Mutlu görünüyor Open Subtitles الشوارع مخطّطة بالمخلوقاتِ الصَغيرةِ تَضْحكُ كُلّ شخص يبْدو سعيدَ جداً
    Sokaklar küçük yaratıklarla sıralanmış, gülüyorlar Herkes çok Mutlu görünüyor Open Subtitles الشوارع مخطّطة بالمخلوقاتِ الصَغيرةِ تَضْحكُ كُلّ شخص يبْدو سعيدَ جداً
    Ben kızımı yıllardır göremiyorum. Onu tekrar görmek beni çok Mutlu ederdi. Open Subtitles لم أرى بنتي وهي بمثل عمرك وأنا سعيدَ جداً اذا رأيتها ثانيةً
    Bundan pek memnun olacağını sanmıyorum. Open Subtitles أنا لا أَتخيّلُ هو سَيصْبَحُ سعيدَ جداً.
    Ama programdan çıkmış olmamızdan pek memnun değil. Open Subtitles لَكنَّه لَيسَ سعيدَ بأنّ تَركنَا البرنامجَ.
    Ben yemeği düşünmüyorum, orada mutluydum. Open Subtitles وأنا لَستُ بِحاجةٍ إلى داخل الغذاءِ لِكي يَكُونَ سعيدَ.
    Çok mutluydu. Open Subtitles هو كَانَ سعيدَ جداً.
    Bir oğlum olmazsa asla Mutlu olamayacağımı sanıyordum. Open Subtitles كُنْتُ أَعتقدُ بأنّني ما سَبَقَ أَنْ كُنْتُ سعيدَ وما كَانَ لي إبن
    Stallone yeni kawasaki 750'siyle çevredeki en Mutlu kişiydi. Open Subtitles فقط ستالون كَانَ سعيدَ بكاواسازاكي ه 750.
    Tam olarak istediğin şey oluyor ve sen hâlâ Mutlu olmuyorsun. Open Subtitles حَصلتَ على ما تُريدُ وأنت ما زِلتَ لَسْتَ سعيدَ.
    Bilemiyorum. Belki de tam olarak Mutlu değilim. Open Subtitles حَسناً، أنا لا أَعْرفُ، لَرُبَّمَا لَستُ سعيدَ كليَّاً.
    Tam anlamıyla Mutlu olacağından kuşkuluyum. Open Subtitles وأنا أَستجوبُ سواء أنت أبداً سَتَكُونُ سعيدَ حقاً.
    Çok Mutlu olmalısın şimdi. Çok Mutlu olmalısın. Open Subtitles تَبْدو سعيدَ جداً الآن تَبْدو سعيدَ جداً
    Niles, bilmeni isterim ki ben... pekte Mutlu değilim. Open Subtitles النيل، أنا فقط حاجة أنت لمعْرِفة الذي آي .. . لَستُ سعيدَ بالطريقِ
    Senin yarın kadar güçlü olursa Mutlu olurum. Open Subtitles أنا سَأكُونُ سعيدَ إذا كانت في نِصْف القوي مِثْلك.
    Suratına ateş etsem bile memnun olur o. Open Subtitles لأنه سَيَكُونُ سعيدَ إذا ضَربتُه في الوجهِ.
    Ve çok memnun oldum. Open Subtitles - آسف جداً حول ذلك. أنا كُنْتُ سعيدَ جداً للسَمْع منك.
    Bak, ben de bu durumdan memnun değilim ama elimden geleni yapmaya çalışıyorum burada senin gibi top oynayarak vakit öldürmüyorum. Open Subtitles النظرة، لَستُ سعيدَ حول هذه الحالةِ أمّا... لكن أَنا في هناك يَعْملُ أفضل منه... لَيسَ خارج هنا غَشّ a كرة سلة.
    Eğer isterseniz yalan makinasına girmekten memnun olurum. Open Subtitles أنا سَأكُونُ سعيدَ للأَخْذ a إختبار جهاز كشف كذبِ إذا تُريدُ.
    Uçakla buraya gelirken çok mutluydum çünkü düşündüm ki... Open Subtitles أنا كُنْتُ سعيدَ جداً على الجولةِ المستويةِ هنا، لأن إعتقدتُ بأنّك...
    Yatağa gittiğimde çok mutluydum, sonra bu sabah uyandım ve... Open Subtitles نِمتُ وأنا كُنْتُ سعيدَ جداً، وبعد ذلك إستيقظتُ هذا الصباحِ، وأنا فقط...
    Herkes çok mutluydu. Open Subtitles شاهدْ، كُلّ شخص كَانَ سعيدَ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more