| Alia, yarından itibaren 28 yaşında olacağım... ve insanlığa hizmet etmiş olacağım. | Open Subtitles | عاليا ستبلغ منذ الغد الثامنة والعشرين ولقد فعلت معروفاً للأرض وللبشرية. |
| Topu havaya kaldır Şef. yukarı kaldır. McMurphy... | Open Subtitles | ارفع الكرة في الهواء يا زعيم ارفعها عاليا |
| Aaliya, büyükannem ve büyükbabam kaçmışlar ve onların ilişkilerine hiç kimse engel olmamış. | Open Subtitles | عاليا), جدتي وجدي هربا) على الرغم من أن لا أحد لديه مشلكة مع علاقتهما |
| Örneğin eğer ev fiyatları için rutin bir biçimde "giderek yükseğe tırmanıyor" deniyorsa insanlar doğal olarak bu yükselmenin durdurulamaz olduğunu düşünebilirler. | TED | فإذا تعم التعبير عن أسعار المنزل أنها بصورة روتينية تصعد وتصعد عاليا .. فالناس بصورة طبيعة سوف يتوقعون أن الصعود سيكون مستمر |
| Aliyah sen banyoya Ankush daha hızlı ol Anjali | Open Subtitles | هيا (عاليا) إلى الحمام هيا (أنكوش) بسرعة |
| Aleya, Ankush, Anjali... çocuklarım neredesiniz? | Open Subtitles | (عاليا) ، (أنكوش) ، (أنجلي) أين أنتم يا أولاد ؟ |
| Asla sokaklarda başın dik dolaşıp, benim adım Aldo Vanucci diyemeyeceksin. | Open Subtitles | لا تستطيع أبدا أن ترفع رأسك عاليا قائلا أنا ألدو فانوتشي |
| Preston kardeş yükseklerde kartallarla uçuyor. | Open Subtitles | والآن فأخينا بريستون يحلق عاليا مع الصقور |
| Çünkü hiç kimse Alia evlenirken... onun yanında değildi. | Open Subtitles | ولكن لأن لا يوجد أحد من جانب عاليا في الزفاف |
| Alia, bak o düğününde seni dul bırakmak istiyor. | Open Subtitles | عاليا , انظري يريد أن يجعلك أرملة ليلة عرسك |
| Topu havaya kaldır Şef. yukarı kaldır. | Open Subtitles | ارفع الكرة في الهواء يا زعيم ارفعها عاليا |
| Oscar! Çiçekler.. çimlerin arasından yukarı uzanıyordu. | Open Subtitles | والازهار كانت تنظر عاليا خلال العشب و تضحك |
| Aaliya bağımsız, maceracı biri ve her şeyi denemek istiyor. | Open Subtitles | عاليا) مستقلة ومغامٍرة) تريد تجربة كل شيء |
| Aaliya 6 yaşındayken ödevini yapmamak için öğretmenini ikna etmişti. | Open Subtitles | عندما كانت (عاليا) في السادسة أقنعت مدرستها أنها لاتستطيع أداء واجباتها |
| Onları iyice yükseğe asalım ki diğer Berberilere ibret olsunlar! | Open Subtitles | سنعلق اجسادهم عاليا ليكونوا عبرة لباقى المغاربة |
| Aliyah'ı kızınızı kötü etkiliyormuş gibi gösteriyorsun. | Open Subtitles | أنت تجعلين (عاليا) تبدو بمظهر كما لو كانت ذات تأثير سيء |
| Aleya senin uzaklara gidiceğini söylüyor... | Open Subtitles | قالت (عاليا) بأن (دي) ستأخذك .بعيداً عنا |
| Başımı dik tutarak ölümle yüzleşme becerisini gösterebileceğim ama kendilerine Faşist diyen bu zalimler bunu başaramazlar. | Open Subtitles | وأنا سأكون مستعدا لمواجهة الموت ورأسي مرفوعا عاليا ولكن هؤلاء الطغاة من يسمون أنفسهم فاشيست لا يتمكنون |
| * Mızraklarındaki flamalar... * * ...rüzgârlarla birlikte yükseklerde dalgalanıyorlar. * | Open Subtitles | رايات على رماحهم ترفرف عاليا عبر النسيم |
| Bir gün çok yüksekten uçarken bir yıldıza ulaşmış. | Open Subtitles | ...ذات يوم حلّـق عاليا جـدًا ...حتى وصل إلى نجـم |
| Aliya Bose, Preeti Sabarwal, Komal Chautala... Hiç bir oyuncu hareket edemiyor. | Open Subtitles | عاليا بوس بريتى سابريفال و كومال شتالة لا لاعبة يمكنها التحرك لأنش |
| Etraftakileri kaçırsın diye bilerek gürültülü ayarladım. | Open Subtitles | تركت صوتة عاليا لكى يخيف كل المتفرجين الأبرياء الذين فى الطريق |
| Gövdesi yok, kimsesi yok, sadece yukarıda asılı duran bir baş. | TED | ليس لديه جسد، لا إنسان، فقط رأس يطفو عاليا. |
| En iyisi parmak uçlarına basarak yürü ve ellerini yukarıya doğru kaldır. | Open Subtitles | ستقف على أطراف أصابع قدمك وترفع يدك عاليا |
| yüksek sesle konuşmak zorundaydım çünkü film de yüksek sesliydi! | Open Subtitles | كان علي التحدث بصوت عال لأن صوت الفلم كان عاليا |