| Hastaneden yeni çıktı. Bu ayakkabı olayı gerçekten gerekli mi? | Open Subtitles | لقد خرج من المشفى لتوّه هل خلع الأحذية ضروري حقاً؟ |
| Ben, o kurtarır, o iyi olacak sürecin dışına çıktı iyi | Open Subtitles | لقد خرج من العمليه، هو يسترد عافيته، سوف يصبح بخير جيد |
| çizgideki ilk dönüşte robot yoldan çıktı ve duvara çarptı. | TED | عند المنحنى الأول في الخط، لقد خرج الروبوت عن مساره، و اصطدم بالجدار. |
| Burayı kolladığı için ona teşekkür ettim ve bağıra çağıra gitti. | Open Subtitles | لقد خرج من هنا يصرخ ويصيح وتعرض علي الشكر على الإنتباه |
| Geçen cuma öğleden sonra evinden çıkmış ve o zamandan beri kimse görmemiş. | Open Subtitles | لقد خرج من كوخه بعد الظهر يوم الجمعة الماضى ولم يراه أحد من وقتها |
| babası gece vardiyası için giderken üzerinde sadece bebek beziyle babasının peşinden dışarı çıktı. | TED | لقد خرج أبوها في الشتاء وكان يعمل في الفترة المسائية، وخرجت تتبعه إلى الخارج ولم تكن تلبس إلا حفاضتها. |
| Onu durdurmak için artık çok geç. Gelen bir direktif üzerine çıktı. | Open Subtitles | لقد تأخر الوقت الآن لإيقافه لقد خرج بالأوامر |
| - Hayır, yemekten sonra çıktı. | Open Subtitles | لا، لقد خرج مبـاشرةً بعد العشـاء سيعود قريباً |
| Hastaneden yeni çıktı. Voronezh'de yaralandı. | Open Subtitles | لقد خرج لتوه من المستشفي سيدي لقد جرح في فيرونيج |
| Az önce kamyonetiyle yola çıktı, batıya gidiyor. | Open Subtitles | لقد خرج سائِقاُ شاحنته للتو مُتّجهاً للغرب |
| Filo ışık hızından çıktı. Şimdi de... | Open Subtitles | لقد خرج الأسطول من سرعة الضوء ، و نحن نعد لـ.. |
| Müslüman bir dost ve hapisten yeni çıktı. | Open Subtitles | صديقي و رجل مسلم و لقد خرج للتو من السجن |
| Şimdi Broly kontrolümden çıktı, ve Efsanevi Saiyan oldu, planım Broly ile birlikte evreni son gelene kadar yönetmekti. | Open Subtitles | لقد خرج عن سيطرتى بالكامل لقد صار الاسطورة بعينها , آلة القتل و التدمير |
| Döndüler mi? Hayır. Tony, her zamanki işlerinden birine gitti. | Open Subtitles | كلا، لقد خرج توني مع أحدى الفتيات اللاتي يلاحقهن |
| gitti. Birlikte TV izlemeye ne dersin? | Open Subtitles | لقد خرج هل تريدين مشاهدة التلفزيون معي ؟ |
| Dinle, benim babam, ben daha on iki yaşımdayken sigara almak için gitti ve bir daha geri dönmedi. | Open Subtitles | اسمع، لقد خرج والدي يوماً لشراء السجائر عندما كنت في الـ 12 ولم يعُد أبداً |
| Pencereden çıkmış. Yatalak olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد خرج من النافذة ظننك قلتي أنه طريح الفراش |
| Şu anda dışarıda. Benim yapabileceğim bir şey var mı? | Open Subtitles | لقد خرج منذ دقيقة هل يوجد شئ أستطيع فعله ؟ |
| Onu ilk farkettiğinde, posta kutusundan mektuplarını almak için dışarıya çıkmıştı. | Open Subtitles | لقد خرج ليحضرها من صندوق بريده عندما رأى الطفل للمرة الأولى |
| Evet, taburcu oldu da, ben de sabahtan beri açım. | Open Subtitles | لقد خرج وأنا لم أتناول الطعام من عدة أيام ، لذا... |
| 3 kişi çalıntı SUV ile geziyordu. Olay yerinden burunları bile kanamadan kaçtı. | Open Subtitles | لقد خرج ثلاثة أشخاص للتزّه بسيارة مسروقة، و خرجوا من الحادث سالمين. |
| Stanford büyük bir beLadan Kurtuldu | Open Subtitles | لقد نجحوا, لقد نجحوا بالمرور من المنعطف لقد خرج القطار 777 من المشاكل |