"مش" - Translation from Arabic to Turkish

• değilim
• hiç
• değilsin
• asla
• olmaz
• pek
• değiliz

Ben şikayetçi değilim, tabii bir anlaşmaya varabilirsek.
إذا ماكناش عارفين نتفق , يبقى مش عايزه أسمع شكاويك

Ayrıca kimseye açıklamak zorunda değilim. Sen dahil.
بالاضافة لاني مش مجبرة ارد على سؤال اي حد بما فيهم انت

Yapma dostum yaratık değilsen bundan korkmana hiç gerek yok.
هلم يا رجل. لو أنت مش متحول،لا شيءِ تقَلْق حولة.

İstemiyorsan gelmek zorunda değilsin.
أنت ليس من الضروري أن تَجيءُ لو مش عايزة

asla iyi bir senarist olamayacaksın.
عارف ؟ انت مش ممكن تكون كاتب سينما , وعارف ليه ؟

Hemen şimdi olmaz. Yarın trigonometri sınavım var.
لا مش الوقت أنا عندي امتحان حساب مثلثات نص الترم بكره

Kabul etmeliyim ki pek umrumda olmayan bir kuralları var... ama görünüşe göre altı aya kadar falan değiştirilecek.
لازم اعترف ان فى دور واحد انا مش مهتم بيه بس على ما يبدو حيتغير فى ست شهورحاجه كده

Tam olarak yardım edemez değiliz çünkü onun umudu var.
بس مش ميئوس من مساعدتها أوي عشان لسة عندها أمل

Kaçık bir kız gibi giyinmene karşı değilim ama bu huyunu bilmiyordum.
انت مش متهم بحاجه يا بابا عمرك ماعاكست بنت0000؟ بس انا ماعرفش عنك كده

Ben senin kız arkadaşın değilim Seth. Babanım.
أنا مش البنت اللى أنت ماشى معاها أنا والدك

Aslında hazır olduğumdan o kadar da emin değilim. Tavsiyen var mı?
مش عارف يا مان لسة متردد، ما عندكش نصيحة

Sosyal konularda çok iyi değilim bu yüzden vereceğiniz ipuçlarına minnettar olurum.
عارف إني مش شاطر في الأمور الإجتماعية عشان كده هأقدر أي نصايح منكم

Paraya hayır demem tatlım ama ben psikoanalizci değilim.
انا مش بقول لا للفلوس حبيتي بس بس انا مش دكتورة نفسية

Beni en yakın arkadaşını kandıran bir... gangsterden farklı bir şey olarak görmüyorsun, ki öyle değilim.
انت مش شايف فيا غير حته محتال بيستغل صحبو علشان فلوسه

Ama şimdi gerçekten sevdiğin birini bulduğunda bunların hiç önemli olmadığını anlıyorum.
بس دلوقت فهمت ان دا مش مهم لما تلاقي اللي انت بتحبه

Bu arada eşyasız ev tutunca size hiç eşya vermiyorlar.
وبالمناسبة لما بيقولوا مكان مش مفروش مش بيدولكم أي حاجة

Asıl mesele şu ki, ne söyledikleri hiç önemli değil.
المقصود هنا أن مش مهم أى ابن وسخة هو بيقوله

Bobby, şu an "The Plaza"da değilsin, neden o makyaj hala yüzünde duruyor ki?
بوبى انت مش فى البلازا دلوقتى ليه كل الميك اب ده?

Artık bu sabahki adam değilsin.
أنت مش نفس الرجلِ اللي كُنْتَة هذا الصباحِ.

Tek yumurta ikizlerinin asla aynı olmadıklarını bilir misin?
عَرفتَ بأنّ التوائمِ المماثلينِ مش مماثلُ حقا؟

Gidip Flugleman'dan adam gibi Kafadar kostümlerimizi istesek daha kolay olmaz mıydı?
مش من الاسهل لو رحنا للمنتج وطلبنا منه الهدوم

Bayağı sağlam işler yapmışsın... ama pek de büyük üniversiteler düzeyinde değil ha?
انت عملت شغل ممتاز بس ده مش كفاية لكليات المربع الذهبي ؟ ؟

-biliyorsun bunu yapmak zorunda değiliz
تَعْرفُ. نحن مش مجبرين لمُوَاصَلَة هذا.