"وأخبرني" - Translation from Arabic to Turkish

• söyle
• anlat
• anlattı
• söylemişti
• söyleyin
• dedi
• da bana
• söylemeni
• haber ver
• ve bana
• söyledi
• dediğine
• bahsetti

Gözümün içine bakıp, bana birazcık da olsa marihuana içmediğini söyle.
انظر الى عيني وأخبرني ألم تدخن أبدا القليل من الماريجوانا ؟

Gözümün içine bak ve kızıma hiç yalan söylemediğini söyle ?
الآن انظر إلـى عيني وأخبرني أنّك لم تكذب على إبنتي أبدًا؟

Gözlerime bak ve bu köpeğin o köpek olmadığını söyle.
أليس هذا كلبنا؟ أنظر إلى عيني وأخبرني إنه ليس كلبنا.

Beni ara ve neler döndüğünü anlat yoksa kendim bulurum.
عاود الاتصال بي، وأخبرني ماذا يحدث، وإلا سأكتشف ذلك بنفسي.

Lise diplomasını aldı ve bana nedenini anlattı.
حمل شهادته الثانوية، وأخبرني لاحقا بالسبب،

Bu çok garip, çünkü haziranda ben ayrıldığımda, ...bir avukatla görüşmüştüm, ve o bana işimi geri vermek zorunda olduğunuzu söylemişti.
أمرٌ غريب ، لأنه .. عندما غادرت في شهر حزيران قابلت محامياً ، وأخبرني أنه من المستحيل ان لا أستيعد وظيفتي

Gözümün içine bakın ve bana o şekilde yaşamak isteyeceğinizi söyleyin.
لذا انظر في عينيّ وأخبرني أنّك ترغبُ في أن تعيشَ هكذا

Gözlerimin içine bak ve o buldozer olayıyla hiçbir alakan olmadığını söyle.
انظر في عينيّ وأخبرني أنك لا تعلم أيّ شيء عن تلك الجرافة

Paket bak ve söyle bana cinsiyeti erkek.
انظر في الاوراق وأخبرني أليس مكتوبا أن النوع : ذكر ؟

Şimdi aynaya bak ve bana yeniden ne gördüğünü söyle.
والآن أنظر لتلك المرآة وأخبرني مرة أخرى ماذا ترى؟

#Kucakla beni sevgiyle..# ....#daima benim olacağını söyle bana#
ضمني يا عزيزي وأخبرني بأنك ستكون لي دائماً

- Buna gerçekten inanıyor musun? Etrafına bak ve bunun doğru olduğunu söyle.
أنظر حولك وأخبرني أ أنك تعتقد هذا صحيحاً

Bulunduğun yerle ilgili her şeyi anlat.
واصل الاستكشاف وأخبرني أي شيء يمكنك بخصوص مكان وجودنا

Bana, işinden sıkıldığını anlattı. Konuşmamıza kadar bunun yönettiği teknolojilerden kaynaklandığını düşünmemişti.
وأخبرني أنه يشعر دائمًا أنه غارق في وظيفته، لكنه لم يكن يدرك قبل محادثتنا أن السبب قد يكون التقنيات التي يشرف عليها.

Beyaz bir kurt rüyamda saçlarımı feda edersem bana geri geleceğini söylemişti.
جائني ذئب أبيض في حلم وأخبرني إن ضحيت بشعري فإنك ستعود إليّ

Sadece gevşeyin, gevşeyin ve bana aklınızdan geçenleri söyleyin.
استرخ فحسب استرخ وأخبرني ماذا يدور في عقلك

Bana dedi ki onu bulmasına yardım etmezsem her şeyi sana söyler ve tüm kasabaya yayar seni küçük düşürürmüş.
وكان يحاول العثور عليه وأخبرني أنه إن لم أساعده فسيخبرك بكل هذا وأنه سينشر ذلك في أنحاء البلدة وأنه سيُذلكَ

Gelip seni ısırayım da bana ne kadar seksi olduğunu söyle.
أستطيع القدوم لعضّك وأخبرني كم هو جنسيّ ذلك

Okuyup ne düşündüğünü söylemeni istiyorum.
أريدك أن تقرأها وأخبرني ما رأيك.

O zaman sen onları ara. Büro'dan birileri ararsa haber ver.
اتصل بهم إذن وأخبرني متي سيصل الفيدراليون

ve bana istesem de istemesem de kendimi savunmamı öğreneceğimi söyledi.
وأخبرني بأنني سأتعلم الدفاع عن النفس سواء أردت ذلك أم لا.

White Goodman bana takımının bunu gerçekten kazanmak istediğini söyledi.
لقد تحدثت مع وايت غودمان وأخبرني ان فريقه يريد الفوز

dediğine göre, buralarda aborijin bir çocuk varmış.
وأخبرني بأن هناك طفل مختلط من السكان الأصليون في مكانٍ ما هنا

Anne farelerin yavrularını doğum sonrasında nasıl yaladıklarıyla ilgilendiğinden bahsetti.
وأخبرني أنّه مهتم بطريقة لعق أمهات الجرذان لصغارها بعد ولادتهم.