"والآن أصبح" - Translation from Arabic to Turkish

    • şimdi de
        
    • Şimdi ise
        
    • Şimdiyse
        
    • ve şimdi
        
    Bu son sınıf tezi Princeton'da bir doktora tezi haline geldi, ve şimdi de bir kitap. TED هذا البحث أصبح أطروحة في جامعة برينستون والآن أصبح كتابًا.
    ve şimdi de Goering'in resmi şemsiyesi altında... operasyonu genişletti. Open Subtitles والآن أصبح في حمى النازيين لقد تتطور بعض الشيء
    Ama bu işin zevkli olması gerekiyordu. Şimdi ise ciddiye bindi. Open Subtitles لكن كان مفترضاً أن يكون مرحاً، والآن أصبح أمراً جدياً
    Biliyor musun, bu çok komik çünkü başta çok genel bir şeydi, Şimdi ise çok özel. Open Subtitles أتعلمين؟ هذا مضحك في البداية كان كرمًا زائدًا والآن أصبح مميّزًا
    Eskiden stres atmak için işe gelirdim, Şimdiyse o da ayrı bir kabusa döndü. Open Subtitles اعتدت القدوم إلى العمل لأخفف الضغط, والآن.. أصبح العمل كابوسا أيضا.
    Davaya hep yakın oldunuz, şimdi de birbirinize fazla yakınlaştınız. Open Subtitles لطالما كنتما مقربين جداً من القضية والآن أصبح كِلاكما
    Lucas çarpıştırıcının kızarttığı fitili tutuşturdu şimdi de dünyanın manyetik alanı sayesinde yakıtla doldu. Open Subtitles لوكاس أشعل العود ثم إلتهب مع المصادم والآن أصبح مدعوما من حقل الأرض المغناطيسي إذا لم نكسر هذه السلسلة
    Evet ama beni aramış ve şimdi de telefonu kapalı. Open Subtitles ‫كلا، لكنها حاولت الاتصال ‫والآن أصبح هاتفها مغلقاً.
    - Oh... - şimdi de okula kirli saçlarla gitmek zorundayım. Open Subtitles والآن أصبح يتحتم عليّ ارتياد المدرسة بشعر متسخ
    Evet, uyandırdın onu. şimdi de acıktı. Open Subtitles أجل، لقد أيقظته، والآن أصبح جائعاً.
    Evet. Ve şimdi de Sanwa bölge savcısının oldu. Open Subtitles والآن أصبح بحوزة مكتب المدعيّ العام
    Erkek bir bebeğimiz oldu, sonra da yürümeye başlayan bir çocuk Şimdi ise bir genç. Open Subtitles رزقنا بطفل صبي ثم ولد والآن أصبح مراهقاً
    -Jordan ölmüştü. Şimdi ise canlı... -Shawn düğün iptal mi oldu? Open Subtitles ـ "جوردين " كان ميتاً والآن أصبح حياً ـ هل تم إلغاء الزفاف أم لا يا " شون " ؟
    Şimdi ise içimize girdi. Open Subtitles والآن أصبح فى مرمى بصرنا.
    Şimdi ise Yahudi ekmek bıçağı oldu, değil mi? Open Subtitles والآن أصبح سكيناً للخبز ، أليس كذلك ؟ !
    Şimdi ise... Open Subtitles والآن أصبح...
    Şimdiyse erkekleri almıyorlar. Open Subtitles والآن أصبح ممنوعًا على الرجال الاقتراب منها.
    Şimdiyse, adam sanki cinayet ustası. Open Subtitles والآن أصبح بمثابة عقل مدبّر إجرامي
    Şimdiyse hepsi burada. Open Subtitles والآن أصبح مايعرفونه بين أيدينا.
    Asılacağı sanılıyordu. Ama kuzeyde, cezası hafifletildi, ve şimdi artık özgür biri. Open Subtitles ولكن المحكمة الشمالية عفت عنه والآن أصبح حراً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more