| Sence o kediyle geçirdiği üç dakika ona ne kadar yaramıştır? | Open Subtitles | هل تعتقد أن ثلاثة دقائق مع هذا الحيوان ستفيدة بأية طريقة ؟ |
| Pekala, üç dakika. | Open Subtitles | حسنا حسنا , حسنا يمكنك القاء ثلاثة دقائق ثلاثة دقائق |
| Dairesi yaklaşık üç dakika sonra patlamaya ayarlandı. | Open Subtitles | شقتها على وشك الانفجار خلال ثلاثة دقائق تقريبًا |
| Çünkü sahne biter o zaman ama üç dakika sürdürmemiz lazımmış. | Open Subtitles | لأنه بذلك سينتهي المشهد وهي قالت بأن علينا الإستمرار لثلاث دقائق |
| Bu benim hazırlandığımdan üç dakika daha uzundu. | TED | وقد كان هذا أكثر بثلاث دقائق مما كنت قد تدربت عليه |
| - Hiçbir fikrim yok. Ama üç dakika içinde aşağı inemezsem 200 kişi hayal kırıklığına uğrayacak. | Open Subtitles | لا فكرةَ، لَكنِّي عِنْدي ثلاث دقائقِ قبل أنا يَجِبُ أَنْ أكُونَ في الطابق السفلي |
| Gösteriye üç dakika var. Tüymek için hala vaktin var. | Open Subtitles | ثلاث دقائق لبدا العرض لم يتاخر الوقت بعد لهروب الدجاجة |
| Size tam üç dakika süre veriyorum. | Open Subtitles | سوف اعطيكم ثلاثة دقائق للتقدم قبل الفيضان |
| üç dakika sonra kapının bağlı olduğu güç kaynağı patlayacak ve kapı sonsuza kadar kapanacak. | Open Subtitles | لأن بعد ثلاثة دقائق موجة كهربائية سوف تجول الغرف وتغلق الأبواب الى الأبد من سوف يسد الثغرة؟ |
| Susan'ın, ayrıcalıklarını kullanarak üç dakika sonra kalkacak olan Paris uçağında görev aldığını söylediler. | Open Subtitles | لقد قال ممثلي شرطة الطيران بأنها استخدمت امتيازاتها لحجز رحلة إلى باريس و التي ستغادر البوابة رقم 50 خلال ثلاثة دقائق |
| üç dakika, 180 saniye. Ne fazla ne de eksik, söz veriyorum. | Open Subtitles | ثلاثة دقائق , 180 ثانية , ندخل و نخرج , أعدك |
| Kesinlikle üç dakika içinde başlamalıyız. Adamın gelse iyi eder. | Open Subtitles | .بالتأكد علينا أن نبدأ خلال ثلاثة دقائق فمن الأفضل أن يأتي رجُلكِ إلى هنا |
| Dün gece süveterine düğme dikerken üç dakika yayın durdu. | Open Subtitles | ، الليلة الماضية كانت هناك ثلاثة دقائق خارج الهواء قضيتيها بخياطة زر على سترتك |
| 3000 dolar için bu testosteron deviyle ringde üç dakika kalmayı deneyecek bir erkek yok mu? | Open Subtitles | مقابل 3000 دولار ألا يوجد أحد هنا يملك الجرأة الكافية للبقاء في الحلبة لثلاث دقائق مع هذا المخلوق الجبّار؟ |
| Nefret ettiğim şeyse hazır ramene sıcak su döktükten sonra beklenen o üç dakika. | Open Subtitles | أمقتُ الانتظار لثلاث دقائق بعد صبّ الماء الساخن في الطبق |
| Öldükten sonra beyin üç dakika dayanır. | Open Subtitles | يستمر المُخ في العمل لثلاث دقائق فقط بعد الوفاة |
| Demek benden üç dakika sonra çıktı... aceleyle, yani benim peşimde değildi. | Open Subtitles | لقد غادر بعدي بثلاث دقائق في عجلة كما تقول اذا لم يكن يريدني |
| Kalp durduktan dört buçuk dakika sonra. üç dakika sonra tekrar başlıyor. | Open Subtitles | أربع دقائق ونصف بعد توقف قلبها ثم استكملت بعدها بثلاث دقائق |
| üç dakika sonra, Asansör geri çıkmış. | Open Subtitles | ثلاث دقائقِ لاحقاً، للعَودة فوق في المصعدِ. |
| üç dakika olmadan evine girdim, üstüne çıktım ve seni boğdum. | Open Subtitles | في ثلاث دقائقِ إقتحمتُ بيتَك صعدت فوقك و خَنقتُك |
| üç dakika, ölüm ve hayat arasındaki sınırın tam da kenarındaydık. | Open Subtitles | ؟ كم كان ؟ ثلاث دقائق ، و بالطبع عندما تتعامل |
| Saat 11'i üç dakika geçe arkadaşlarınızdan ayrılıp patronunuzu aradınız. | Open Subtitles | في الساعة الحادية عشر وثلاث دقائق تركت الحفل لتتصل برئيسك ؟ نعم ، أستخدمت هاتف عملة في البهو |
| Size üç dakika veriyorum. Yetişmemiz gereken bir mahkeme var. | Open Subtitles | سأعطيك ثلاثه دقائق لدينا مُحاكمه لكي نلحقها |
| Akşam haberlerinde üç dakika kaldım. | Open Subtitles | لقد قمت بثلاثة دقائق في أخبار المساء |
| üç dakika konuşmak için lütfen 75 sent atınız. | Open Subtitles | نرجو إيداع 75 سنتاً قيمة الدقائق الثلاث التالية. |
| - üç dakika içinde emniyet kemerini takmazsan, elimi sırtına vurduğumu da görecek. | Open Subtitles | إن تركبي حزام الأمن خلال ثلاث ثواني ستريني أمد يداَ تعصرك من الخلف |