| feda edebileceğim en değerli şeyin kendi sesim olduğunu anladım ama bundan uzun zaman önce vazgeçmiş olduğumu fark etmemiştim. | TED | حسبت أن أثمن ما أستطيع التضحية به هو صوتي، لكن كان وكأنني لم أدرك أني تخليت عنه منذ زمن طويل. |
| -Oğul ve kızlarını feda etmeden yapamıyoruz. -Neden gelenek yüzünden mi? | Open Subtitles | دون التضحية بأبنائهن وبناتهن والآن نقرر بأننا لن نفعل ذلك ولماذا؟ |
| Kendimi bir hiç uğruna feda ediyorum. Görüyorsun, bıktım artık. | Open Subtitles | لقد ضحيت بنفسي من أجل لا شيء لقد ضجرت منك |
| Bu görevin başarılı olacağını garantilemeden daha fazla insan feda etmeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أقوم بالتضحية بحياة أخرى، حتى يمكننا ضمان نجاح المهمة. |
| Bu kasabayı kurtarmak için sen dahil herkezi feda edebilirim. | Open Subtitles | سوف أضحي بأي كان حتى أنت نفسك لإنقاذ هذه القرية |
| Hepsi de gözlerini bile kırpmadan, senin için hayatlarını feda ederler. | Open Subtitles | كلّ واحد منه مستعدّ في أيّة لحظة للتضحية بحياته إخلاصًا لك |
| Bencil bir adamı zorlayan şey, başkaları için, kendini feda etme zorunluluğudur. | Open Subtitles | ما الذي يجعل رجلا ,كان قبلا انانيا ان يضحي بنفسه لأجل الاخرين؟ |
| Oğullarımı korumak için onlarla olan bağımı feda etmem de garip bir rastlantı. | Open Subtitles | و السخرية من التضحية بعلاقتي مع أبنائي لانقاذ الآخرين لم أنسى هذا بعد |
| Oğullarımı korumak için onlarla olan bağımı feda etmem de garip bir rastlantı. | Open Subtitles | و السخرية من التضحية بعلاقتي مع أبنائي لانقاذ الآخرين لم أنسى هذا بعد |
| Sahip olduğun herşeyi feda edebilmeli ve kendi tutkularını gerçekleştirebilmek için güce dönüştürebilmeliydin. | Open Subtitles | أحلامك هي شيء كنت تضطر إلى التضحية بكل شيء من أجل وتحقيق لنفسك. |
| Bu tarihi taşların yerine kendi adamlarının canını feda etmişler. | Open Subtitles | التضحية التي جعلت الصخور التاريخية أعلى مرتبة من حياة رجالهم |
| Onu sensiz yakalamaya kalkarak yaklaşık 20 ajanı feda etmekten kaçınmak istiyorum. | Open Subtitles | حسنٌ، أود تجنب التضحية بـ20 من العملاء أو أكثر لأقبض عليه بدونك. |
| O çocuklar için her şeyimi feda ettiğimi herkes bilir. | Open Subtitles | الجميع يعرفون أنـّي ضحيت بكل شيء من أجل ألئكَ الأطفال. |
| Adamlarımın yanında ben de savaştım. Onların geleceği için, düşünebileceğinden fazlasını feda ettim. | Open Subtitles | لقد قاتلت ونزفت بجانب رجالي، لقد ضحيت أكثر مما تتخيل من أجل مستقبلهم. |
| Ama sonra Dokuz Lord'un Dünya'yı yaratmak için kendilerini feda ettiğini söyledi. | Open Subtitles | ولكن من بعدها قالوا بأن الآلهة التسعة قاموا بالتضحية بأنفسهم لخلق الأرض |
| Karaciğerinin büyük bir kısmını feda etmem gerekecek ama yenilenmesine yetecek kadarını bırakacağım. | Open Subtitles | أتعلمين ؟ سوف أضحي بجزء كبير من الكبد لكننا سنترك ما يكفي للتوليد |
| Sen onun hiç görmediği oğluydun ve o hayatını senin içi feda etti. | Open Subtitles | ،كنت ابنه الذي لم يقابله أبداً ومع ذلك كان مستعداً للتضحية من أجلك |
| Eğer janu,sizden birini seçerse onun için kim kendini feda edecek? | Open Subtitles | إن جانو إختارت واحد من ثلاثتكم، من سوف يضحي من أجلها؟ |
| Kendimiz olmayan bir şey olmamız ve kendimizi feda ederek olacağımız şeyin kılığına girmemiz söyleniyordu. | TED | بطريقة أو بأخرى ،قيل لنا بأنه يجب أن نكون غير أنفسنا، أن نضحي بحقيقتنا. أن نرث مهزلة ماذا سوف نكون. |
| Bu alanın bir kısmını, ulusunun hayatta kalabilmesi için canını feda edenlere ebedi istirahatgah olarak tahsis etmek için buraya geldik. | Open Subtitles | لقد وصلنا إلى تكريس جزء هذا المجال هو المثوى الأخير بالنسبة لأولئك الذين ضحوا بحياتهم من أجل الأمة على قيد الحياة. |
| Kendini senin yerine koyarak hayatını feda etti. | Open Subtitles | لقد قامت بتغيير الأماكن معك و ضحت بنفسها |
| Yavrulayabileceği tek zaman buydu ve o, yavruların en iyi şekilde yaşayabilmesi için hayatını feda ediyor. | Open Subtitles | إنه الوقت الوحيد الذي تتناسل فيه، ولتعطي صغارها أفضل فرصة، فإنها تضحّي بحياتها. |
| İmparator savaş istiyor ve en iyi dövüşçülerimi feda edemem. | Open Subtitles | الأمبراطور يريد معركة وأنا لا أريد أن أضحّي بأفضل رجالي |
| Neden Yaşlı masum bir cadı feda veya tehlikeye Büyülüler koydu? | Open Subtitles | لماذا سيضحي رجلاً حكيماً بساحرة بريئة أو يعرّض المشحورات لخطر ؟ |
| Bunu yapınca, zor kısım burada, kaleni feda et. | Open Subtitles | عندما يفعل ذلك فهذا هو الجزء الاصعب ضحي بالقلعة |
| Geleceğin tohumlarını ekmek için, onu korumak için her şeyimi feda ettim. | Open Subtitles | لقد ضحيّت بكل شيء لزرع بذور مستقبلها، لحمايتها. |
| Beni ele geçirmek için oğlunu feda edeceksin. Gurur duydum ama sanmam. | Open Subtitles | ستضحي بإبنك لتنال مني، هذا إطراء كبير لي لكنني أشك في هذا |