| Birisinin yerini 10 ya da 20 dakikalığına kullanmamıza izin verir misiniz? | Open Subtitles | هل تسمح لنا باستخدام مكان شخص ما فقط ل 10أو 20 دقيقة؟ |
| O zaman, ona güle güle dememe izin verir misin, lütfen? | Open Subtitles | اذا كنت تمانع هل يمكننى قول الوداع لها , من فضلك |
| -Bir saniye izin verir misin? | Open Subtitles | هل عذرتني للحظة؟ مرحبا، مرحبا؟ |
| Bunu yerine bırakmam için izin verir misiniz? | Open Subtitles | هل تعذرني لحظة بينما أضع هذا بعيداً، رجاءاً ؟ |
| Bu iyi adam uçakları izlememiz için dışarıda beklememize izin verir mi? | Open Subtitles | هل سيسمح لنا الرجل اللطيف بالإنتظار بالخارج لنشاهد الطائرات ؟ |
| - Sanırım film ondandı. - Bir bakmama izin verir misin? | Open Subtitles | ـ أظن هذا ما يناسباها ـ لماذا لم تسمحين ليّ أن ألقِ نظر؟ |
| Görüşlerime saygı duymadığını biliyorum ama, yardım etmeme izin verir misin? | Open Subtitles | أعلم أنك لاتهتم لرأيي ولكن أرجوك هلا سمحت لي أن أساعد؟ |
| Bir saniye izin verir misiniz? | Open Subtitles | هلا عذرتموني للحظة ؟ أجل بالتأكيد هل أنت مستيقظ ؟ |
| - Affedersiniz. İzin verir misiniz? | Open Subtitles | ــ ٌ ستيف بوير ٌ ، ٌ روي وايت ٌ ــ هل تمانعين ؟ |
| Bize bir dakika izin verir misiniz? | Open Subtitles | هل لا تركتنا لدقيقة من فضلك أيها الضابط؟ |
| Umarım bakım evi düğüne katılmam için bana o gün izin verir. | Open Subtitles | أتمنى ان تسمح لي الممرضه أن أخرج من البيت حتى أحضر الزفاف |
| Gerçekten çok etkilendim. Eli, bir dakika izin verir misin? | Open Subtitles | أنا مندهشة حقاً هل تسمح لي بدقيقة على انفراد ؟ |
| Belli insanlara, belli günlerde zamanın perdesini aralamaları için izin verir. | Open Subtitles | وبالنسبة لأشخاص معينين في أيام محددة تسمح لهم باختراق حجاب الزمن |
| Bu gazetecilik mesleğinin neden öldüğü açıklıyor. İzin verir misiniz? | Open Subtitles | هذا يلخص لما الصحافة ميتة الان , هل تمانع ؟ |
| Çuvalınıza bakmamıza izin verir misiniz? | Open Subtitles | معذرة يا سيدى . هل تمانع لو فتشنا الكيس الخاص بك؟ |
| Bu sefer, bu işi kendi yöntemimle halletmeme izin verir misin? | Open Subtitles | هل تمانع لو تعاملت مع الأمر بنفسي للتغيير ؟ |
| Çok özür dilerim. Bir saniye izin verir misin? | Open Subtitles | أنا آسفة جداً، هلا عذرتني لثانية؟ |
| Bir dakika izin verir misin? | Open Subtitles | هلاّ عذرتني لدقيقةٍ واحدة؟ |
| Bu konuda gerçekten daha fazla konuşmak niyetinde değilim. İzin verir misiniz, lütfen? | Open Subtitles | لست مهتمة بالاهتمام بهذا هلا تعذرني ؟ |
| Belki öndeki küçük sepete oturmana da izin verir. | Open Subtitles | ربما سيسمح لكِ بأن تركبي في السلة التي في المقدمة |
| O mektubu okumamıza izin verir misiniz, bayan? | Open Subtitles | هل تسمحين لنا بقراءة هذه الرسالة، آنستي؟ |
| Bitmiş. - Daha iplik ve büyük iğne. - İzin verir misin? | Open Subtitles | ـ مزيدا من الخيوط وابرة اكبر ـ هلا سمحت لي؟ |
| Bana biraz izin verir misiniz? Vay be. Bizim salağın hastalık etkileri çok fazlaymış. | Open Subtitles | هلاّ عذرتموني للحظة أخرى ؟ هذا المرض اللعين لديه الكثير من الأعراض |
| -Pek çok şeyin! İzin verir misin? Şurda konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | الكثير من الاشياء، ان كنتي لا تمانعين فأنا احاول ان ادير محادثة هنا |
| Dedektif, bize biraz izin verir misin lütfen? | Open Subtitles | أيها المحقق، هلا تركتنا على إنفراد لثانية من فضلك؟ |
| Beni kilisesine davet etti. Sence annem gitmeme izin verir mi? | Open Subtitles | لقد دعاني إلى كنيسته هل تظن أن أمي ستدعني أذهب ؟ |
| Pekala, bundan sonra konuşmayı benim yapmama izin verir misin? | Open Subtitles | حسنا، ما رأيك أن تدعني أنا أتحدث من الآن فصاعدا؟ |
| Hayır. İnkar etmeyeceğim. Açıklamama izin verir misiniz? | Open Subtitles | لا، لن أنكر ذلك إن تركتني أوضح الأمر فحسب |
| Öylece durup bunu yapmanıza izin verir miyim sanıyorsunuz? | Open Subtitles | بماذا تفكر ؟ هل تظن بأننى سأدعك تفعل ذلك ؟ |
| Bir saniye izin verir misin? Aman Tanrım, Lavon ve sen o ruh parçalayıcı ayrılığınızdan bir hafta sonra aynı partidesiniz. | Open Subtitles | هلا سمحتي لي لدقيقة؟ أنت و ليفون في الحفلة نفسها |