| Okulumdaki hiçbir veli toplantısını kaçırmadı. | Open Subtitles | تعلمين، هي لم تفوت ابداً لقاء الآباء والمعلمين |
| Knicks'in evindeki hiçbir maçı kaçırmadı. | Open Subtitles | وهي لم تفوت ولا مباراة للنيكس في المنزل. |
| General, parlamenter demokrasiye olan nefretini ifade etmek için hiçbir fırsatı kaçırmadı: | Open Subtitles | الجنرال لم يفوت الفرصة لكي يعرب عن احتقاره للنظام الديمقراطي البرلماني |
| Yani 15 yıldır tek bir yarışı kaçırmadı. | Open Subtitles | لقد مر على ذلك 15 عاما دون أن يفوت أي سباق |
| Babam kimseyi öldürmedi ve eminim hiçbir fahişeyi kaçırmadı! | Open Subtitles | هذه ترهات، أبى لم يقتل أحد وبالتأكيد لم يختطف أى فتاة. |
| Ama asla adam kaçırmadı, kimseyi uyuşturmadı ya da kimseye tecavüz etmedi, öyle değil mi? | Open Subtitles | لكنه لم يختطف أبدا أو يخدر أو يغتصب أحدا ,أليس كذلك؟ |
| Daha önce hiç aynı anda iki kadın kaçırmadı ama. | Open Subtitles | مع ذلك,فهو لم يخطف أكثر من إمرأة بنفس المرة |
| Devasa etkinlik listesindeki tek bir maddeyi bile kaçırmadı. | Open Subtitles | لم تفوّت أي مناسبة كانت مدرجة في اللائحة الطويلة للجولة. |
| beni kaçırmadı,ben kaçtım! | Open Subtitles | .هو لم يختطفني أنا هربت |
| Sakin ol. Şimdiye kadar kimse kaçırmadı ya. | Open Subtitles | هيا، لم يختطفك أحد بعد |
| Yıllardır tek bir dersini bile kaçırmadı. | Open Subtitles | لم تفوت يوماً دراسياً منذ تسع سنوات |
| Pek bir şey kaçırmadı zaten. | Open Subtitles | حسنا, حسنا لم تفوت شيئا على اي حال |
| Onun yüksek beklentilerini karşılayamadım ve o bunu yüzüme vurmak için hiçbir fırsatı kaçırmadı. | Open Subtitles | لم أرقى الى تطلعاته العالية.. ولم يفوت فرصة بتذكيري بهذا أبداً. |
| Erkek arkadaşım dört yıldır birini bile kaçırmadı. | Open Subtitles | صديقى لم يفوت واحده طوال اربع سنوات |
| Kimse kimsenin çocuğunu kaçırmadı aslında. | Open Subtitles | لنكن واضحين, لم يختطف أحد أي طفل |
| Bu adamda garip bir şey var ama Bahni'yi o kaçırmadı. | Open Subtitles | يوجد شىء مريب بخصوص هذا الرجل، لكنه لم يختطف (باهني). |
| Peki o zaman neden sadece çocuğu kaçırmadı? | Open Subtitles | حسنا,لماذا لا يخطف الاطفال فقط إذن؟ |
| " Connor'ı Baloncu kaçırmadı." Pekâlâ nasıl yaptı bunu? | Open Subtitles | "رجل البالون لم يخطف (كونور)" حسناً، كيف فعل ذلك؟ |
| Bir tane bile kontrol noktasını kaçırmadı. | Open Subtitles | ولم تفوّت أية نقطة تدقيق |
| Beni kaçırmadı. | Open Subtitles | . هو لم يختطفني |