| Bu katman normalde alttaki kemiğe çok ama çok sıkı bağlıdır ve içinde kök hücreler bulunur. | TED | وتلك الطبقة بالعادة وبشكل طبيعي ملتصقة بإحكام شديد إلى العظم، وهذه الطبقة تحتوي على خلايا جذعية داخلها. |
| Schliemann'ın ortaya çıkardığı katman Miken Çağ ile ilişkilendirilmişti, yani Homer'dan en az 1000 sene daha önce. | TED | تعود الطبقة التي اكتشفها شليمان إلى العصر الموكيني، أي قبل أكثر من 1,000 سنة من وجود هوميروس. |
| Eğer katmanlar bozulmuş, eğilmiş, bir çatlak ya da kanyon tarafından yarılmışsa; bu değişim, katman oluştuktan sonra gerçekleşmiş olurdu. | TED | إذا تشوّهت الطبقات، أو مالت، أو قطّعت بخطأ أو من طرف واد، يأتي هذا التغيير بعد تشكل الطبقة. |
| Fakat aslında burada dört ayrı katman var. Hanginizin bu dört katmanı göreceğini merak ediyorum, özellikle de böyle birbiri içine girmiş ve öğrenciye tek seferde sunulmuşken bunun öğrenciyi nasıl sabırsızca problem çözmeye ittiğini görebilecek misiniz. | TED | ولكن ما لدينا هنا هو حقيقة أربع طبقات منفصلة وأنا أفكر حقيقة من منكم يمكنه أن يرى الطبقات الأربع وخاصة كيف حينما يتم ضغطها سويًا ويتم تقديمها للطلاب دفعة واحدة كيف يخلق هذا الحل غير الصبور للمشكلات |
| İşte bu, gerçek bir bilgi. Orada gördüğümüz bu şey, deriye yapılan Nanopatch uygulamasının bir çıkıntısı. Her renk ayrı bir katman. | TED | الآن، هذه بيانات حقيقيه وما نشاهده هنا هو اسقاط مفرد من النانوباتش التي تم وضعها على الجلد وتلك الالوان هذ طبقات مختلفة. |
| Dışı kaliteli epiderma üzerine çiller serpiştirilmiş, her katman diğerinden leziz. | Open Subtitles | خمسون كيلو من العظام والتروس الضئيلة.. مكسوة بطبقة رقيقة من الجلد والنمش |
| Buna göre, bu "iç katman" olmalı, iç katman varlıkları. | Open Subtitles | بالنسبة لهذا يجب أن تكون طبقة داخلية الكيان بالطبقة الداخلية |
| Böylece, su yatağı iki sızdırmaz yatak katman arasında akıyor... ve su, üstteki katmanın basıncıyla akıyor. | Open Subtitles | وعلى ذلك فإن الماء قد توقف عن السير عند نقطة بين الطبقتين إن الماء يتدفق على الطبقة العلوية من المسار وتصبح تحت الضغط |
| İlk olarak, vücudumuzda bulunan yüksek hidro polisakkaritli bu dış katman doğal yüklü katmanlardan biridir. | TED | الأول: هذه الطبقة الخارجية مشحونة بشكل طبيعي، بالسكريات الرطبة للغاية الموجودة في أجسامنا. |
| İkinci olarak, bu katman özellikle tümör hücremize bağlanan moleküller içerir. | TED | الهدف الثاني: تحتوي هذه الطبقة جزئيات التي تتحد على وجه الخصوص بالخلايا السرطانية. |
| Yani sosyal katman bütün bu bağlantılarla ilgili. | TED | إن الطبقة الإجتماعية تتمحور حول الإتصالات |
| Takip etmekte olduğum bu kara katman kömürdür. | Open Subtitles | هذه الطبقة السوداء التي أتبعها هنا هي فحم |
| En dış katman vurulduğunda alt katmanlar kalkan gibi bizi sürükleyecek. | Open Subtitles | عندما يقوم العدو بتدمير الطبقة الخارجية فأن حطام السفن سوف يستمر في الدوران حولنا مثل درع, نفذوا الأمر حالاً |
| Dünya katman katman soyulup yokluğa karışıyor. | Open Subtitles | ستبدأ الأرض تتقشر طبقة بعد طبقة وتخرج هذه الطبقات بعيدا |
| katman katman aşağı indikçe çok daha fazla gizem ortaya çıkacaktır. | Open Subtitles | مع الاستمرار في تقشير الطبقات هناك الكثير من الغموض هناك |
| Yeni derinin oluşmasına yardım etmek için sağlıklı dokuya gelene kadar ölü yanık dokuları katman katman soyacağız. | Open Subtitles | سننضر الطبقات المحروقة واحدة تلو الآخرى حتى نصل لنسيج سليم يساعد طبقات الجلد الجديدة على النمو |
| 3 boyutlu basıcıların materyalleri katman katman bastığını biliyorsunuz. | TED | الآن، تعلمون أن الطابعة ثلاثية الأبعاد تطبع المادة في طبقات. |
| katman bilimini bulmuş ve Jeolojinin temelini atmıştı. | TED | فقد اخترع علم طبقات الأرض ووضع أسس الجيولوجيا. |
| Eğer müziğin üzerine biraz katman eklersem, duyguları daha da güçlü yapabilirim diye düşündüm. | TED | ظننت أنني لو أضفت عدة طبقات عند بداية الموسيقى، سأتمكن من جعل الإحساس أقوى. |
| Memelilerin göz kapak kaslarında damarlı katman olmaz. | Open Subtitles | الثدييات لا تتوفر على عضلات هدبية بطبقة الشعيرات الدموية |
| Büyük Parçalanma kollarını sıvayıp Evren'i katman katman, derece derece parçalıyor. | Open Subtitles | التمزق الكبير يشبه طي الأكمام ويطوي الكون تدريجيا طبقة بعد طبقة |
| Çift katman tekniğini kullandın. | Open Subtitles | لقد استخدمت تقنية الطبقتين. |
| Bu bir bakıma bir ağacın halkaları gibi. Her katman yeni bir kar yağışı demek. | Open Subtitles | إنها كحلقات عمر الأشجار ، فكلّ طبقةٍ تعتبر طبقة ثلجٍ جديدة |