| Orada bir yerde senin için de birinin olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقد أن هناك شخص ما فى الخارج موجود من أجلك؟ |
| Evet ama bazen işlerin kaçınılmaz olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | أجل، ولكن في بعض الأحيان ألا تظن أن هذه الأمور حتمية؟ |
| Paula'nın yeterli olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدين أن باولا كافية؟ وماذا عن أمي؟ |
| Kötü bir şey olduğunda üçüncü kişinin olmamasının garip olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تظنين أن من الغرابة ألا يوجد أبداً شخص ثالث حين يقع شئ غير سار ؟ |
| Gitmesi gerekenin sen olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدين أنه ينبغي أن تكوني أنتِ التي تذهب؟ |
| Ona bunu pat diye söyleyivermenin biraz bencilce ve adaletsiz olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدين بأنه من الأنانية و غير العدل ان تخبريه بذلك الان؟ |
| Başkasının sancağını kullanmanın hile olduğunu düşünmüyor musun yani? | Open Subtitles | ألا تعتقد أن استعمال رايات العدو ليست بخدعةٍ جيدة؟ |
| Dünyevi insancılığın hoş olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقد أن العلمانية الإنسانية هي شيء لذيذ |
| Çaresiz bir adamın bıçaklanarak öldüğünü gördün. Bunun yanlış bir şey olduğunu düşünmüyor musun? Düşünmüyor musun? | Open Subtitles | لقد رأيت رجل عاجز يُطعن حتى الموت ألا تعتقد أن ذلك خطأ ؟ |
| Bunun şaşırtıcı olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | {\3cHFFFFFF\bord2}{\1cH907000\3cHFFFFFF\b1\}ألا تظن أن هذا مدهش ؟ |
| Onların ciddi problemleri olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تظن أن لديهم مشاكل حقيقية؟ |
| Bana anlatmak için garip bir şey olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تظن أن هذا شيء غريب لتخبرنيّ بهِ؟ |
| Bunun bir utanç olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدين أن هذا أمر مخجل؟ ألا تعتقدين ذلك؟ |
| Sen de bütün bunların etkileyici olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تظنين أن هذه الأشياء رائعة بعض الشيئ ؟ |
| Eve gelmenin zamanı olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدين أنه الوقت كي تعودي إلى المنزل ؟ |
| Benim de şüphelerim olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدين بأنه لديّ ارتياباتي الخاصة؟ |
| Peki payının birazcık fazla olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | الا تعتقد ان حصتك مبالغ فيها ؟ |
| Bir ilişki yaşamak için biraz genç olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تظن أنك صغير قليلًا على أن تبقى مرتبطًا في علاقة؟ |
| Ve sen de başkalarının sesinden hikaye dinlemenin muhteşem olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | و ألا تظن أنه من الرائع أن تسمع القصص بصوت شخص آخر ؟ |
| Brian, içki içmek için çok erken olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | يجب أن تعيش يومك، أتعلم هذا؟ براين، ألا تعتقد أنك بكرت بشرب الخمر اليوم؟ |
| O yüksek gücün, çoktan senden vazgeçtiğinin aşikar olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقد أنه من الواضح أنى أعلى سلطة بالفعل تخلت عنك؟ |
| Paige'in peri masalının Gölgeler Kitabı'nda olmasının büyük bir tesadüf olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | حسناً ، ألا تعتقدين أنها مصادفة ضخمة أن قصة (بايدج) الخرافية موجودة في كتاب الظلال ؟ |
| - An meselesi olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | الا تعتقد بأنها مسألة وقت فقط؟ كلا.. |
| Oda arkadaşı sevginin biraz fazla olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | الا تعتقد بانك تحبه اكثر من اللازم؟ |
| Bu görev ve darbe zamanlamasının yakın olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | الا تعتقدين ان وقت هذه المهمة ووقت هذه المشاكل في الحقيقة ذو علاقة ببعضها؟ |