"söylediğim her şey" - Translation from Turkish to Arabic

• كل ما قلته
• كل شيء قلته
• كلّ ما قلته
• كل شيئ قلته
• كل ما أخبرتك
• عن كل ماقلته
• كلّ شيء قلته

Ama kaza ve hafızamla ilgili sana söylediğim her şey doğru, lütfen... yalnızca bir umut, belki bana yardım edebilirsin...
ولكن أعني، كل ما قلته لك عن الحادث وذاكرتي، رجاء، كل هذا صحيح و كنت اتمنى ربما أنتِ تستطيعى مساعدتي

Solaryuma şampanya getirdiğim andan itibaren söylediğim her şey.
كل ما قلته لك منذ أن أحضرت الشامبنيا إلى الحمام الشمسى

Yaptığım ve söylediğim her şey size olan hayranlığımdandı.
كل شيء قلته أو فعلته كان لأثبت اعجابي بك.

Seni kızdırmak istememiştim, söylediğim her şey doğru olsa da ve sen de bunu bilsen de.
بالرغم من أن كل شيء قلته صحيحاً وأنتِ تعرفين ذلك.

Nasıl göründüğünü biliyorum ama ismim haricinde sana söylediğim her şey doğruydu.
أعلم كيف يبدو الأمر ،لكن كلّ ما قلته لك عدا أسمي ، حقيقيّ.

Yanılmadım. söylediğim her şey doğruydu. Uygundu.
لم أكن مخطئاً، كل ما قلته كان صحيحاً كان أنيقاً

Hayır, yemin ederim, söylediğim her şey kesinlikle doğru.
لستُ كذلك. أقسم أن كل ما قلته صحيح تماماً

Her zamanki gibi söylediğim her şey kayıt dışıdır, tamam mı?
وكالعادة كل ما قلته خارج التسجيل حسناً؟ مع السلامة

söylediğim her şey doğruydu, ben buyum, buna inanıyorum.
كل ما قلته صحيح، هذه حقيقتي و هذا ما أنا عليه

Dolayısıyla, söylediğim her şey doğruydu... sadece birkaç gün erken söyledim.
لذلك فإن كل ما قلته صحيح، لكنه سبق أوانه فحسب

Yemin altında söylediğim her şey doğruydu.
لست في حاجة للكذب. كل ما قلته تحت القسم صحيح.

Sana tüm söylediklerim, söylediğim her şey, hepsi gerçek.
كل شيء قلته لك وكل شيء سأقوله لك هو الحقيقة

Bu iki şey dışında sana söylediğim her şey doğruydu.
وغير هذين الأمرين كل شيء قلته لكِ صحيح

Size söylediğim her şey doğruydu.
حسنًا، كل شيء قلته لك كان حقيقي

(Kahkahalar) Konuşmanın ikinci vitese geçtiğim kısmına geldik. Size, az önce söylediğim her şey hakkında bir hikâye anlatacağım.
(ضحك) وفي هذا الوقت في الخطاب أغير إلى المستوى الثاني، وسأخبركم عن قصة عن كل شيء قلته.

Geç kaldığım ve söylediğim her şey için özür dilerim.
آسف لكوني متأخراً و كل شيء قلته...

söylediğim her şey hala geçerli.
كل شيء قلته من قبل سيستمر

söylediğim her şey için özür dilerim.
أعتذرُ عن كلّ ما قلته.

Yapma ama Bon-Bon, söylediğim her şey seni uyandırmak içindi biliyorsun.
بحقّك يا (بون-بون)، تعلمين أن كلّ ما قلته ما كان إلّا حيلة لإيقاظك، صحيح؟

Serüvenin hakkında söylediğim her şey için özür dilerim.
اوه هيه مورتي اسمع أنا آسف جدا على كل شيئ قلته سابقا عن مغامراتك

Ama hissettiklerim hakkında söylediğim her şey doğruydu.
..ولكن كل ما أخبرتك به عن شعورى نحوك كان حقيقه

söylediğim her şey için özür dilerim.
عن كل ماقلته لقد كنت محبطة حقا من نفسي

Onun için de çok üzgünüm. söylediğim her şey için çok üzgünüm.
أجل, آسفة بشأن ذلك آسفة بشأن كلّ شيء قلته لكِ.