- Evet. Dün gece bir çift tarafından saldırıya uğradım. neredeyse bıçaklanıyordum. | Open Subtitles | نعم في الحقيقة هاجمني اثنين منهم الليلة الماضية وكدت ان اتعرض للطعن |
Çünkü kasada adamın olduğu sürece istediğine neredeyse sahip oluyorsun. | Open Subtitles | لأنك تريد شخصاً من الخزينة وكدت تحصل على ما تريد |
Evin düzenlemesi neredeyse bitti. Çatı katını neredeyse tamir ettim. | Open Subtitles | المنزل يوافق شروط الولاية، وكدت أن أنتهي من إصلاح العليّة |
...az kalsın, bebeğimin Lucifer olduğunu düşünen cadılar tarafından öldürülüyordum. | Open Subtitles | وكدت أُقتل من قبل سحرة مقتنعين بأنّي حبلى في إبليس |
Üçlü bypass geçirdin. Az daha ölüyordun. Hatırlamıyor musun? | Open Subtitles | لقد خضت مجازة رباعية وكدت أن تموت، ألا تذكر؟ |
Çok kızmıştın, nerdeyse geri dönemeyeceğim bir yola giriyordum. | Open Subtitles | كنت غاضباً للغاية، وكدت أتجاوز حداً لا عودة بعده. |
Bir yıl boyunca komada kaldım ve neredeyse kafayı yiyordum. | Open Subtitles | أجل لقد كنت في غيبوبة مدة عام وكدت أفقد عقلي |
neredeyse onun müziğiyle dans etmekten bacağımı kıracaktım. | TED | وكدت أكسر رجلي من فرط الرقص على موسيقاه. |
Öyle kormuştum ki neredeyse bağıracaktım. Yargıç bana karşı çok iyiydi. | Open Subtitles | أصابني الفزع وكدت أن أطلق صرخة، لكن المحقق القضائي كان طيبًا بحق |
Kadınlar tuvaletine gittim, neredeyse lavaboya işeyecektim. | Open Subtitles | ذهبت لدورة مياه النساء وكدت أتبول في المغسلة، أنا في ورطة يا رجل |
Merdivenlerden çıkıyordum ve trabzandaki büyük noktayı gördüm ve neredeyse... | Open Subtitles | أو بقع صغيرة كنت صاعد ورأيت على السلالم , بقعة دماء كبيرة على الـ درابزين وكدت |
Son seferinden sadece 20 saniye daha fazla, ve onları neredeyse buldum. | Open Subtitles | إنها 20 ثانية فقط أطول من المرّة الأخيرة وكدت أجدهم |
Ailemi yokettim, en iyi arkadaşımdan tekmeyi yedim, eski erkek arkadaşımı evsiz bıraktım ve neredeyse dairemi yakıyordum. | Open Subtitles | وطرت من قبل صديقتي العزيزة وجعلت صديقي السابق مشرد وكدت احرق شقتي |
Brooke'un tutuklanmasına yol açıp, neredeyse şirketi kaybediyor olması durumuyla uğraştım. | Open Subtitles | الكثير من التعامل مع حقيقة أنني تسببت في إعتقال بروك وكدت أن أخسر الشركة |
Ben de senin gibi bir kahramanın sesi olmak istedim ama neredeyse başımı kaybediyordum. | Open Subtitles | لقد أردت بشدة أن أصبح صوت بطل أيضاً وكدت أفقد صوابي |
Ender rastlanan, anlaşılması zor hastalıklar ararken neredeyse, astımdan bir kadını kaybediyordum. | Open Subtitles | لقد كنت ابحث عن حالات مرضية معقدة ونادرة وكدت ان افقد امرأة بسبب حالة ربو بسيطة |
Trafik kazası. Çok kötü bir kazaydı, neredeyse ölüyordum. | Open Subtitles | تعرضنا لحادث, حادث سيارة, حادث سيارة سيء حقا, وكدت أن أموت. |
Herkes mucizesine kavuşsun diye neredeyse canımdan olacaktım. | Open Subtitles | وكدت أقتل نفسي في محاولتي التأكد من أن يحصل الجميع على معجزتهم. |
Bu magaralardan cikisi bulmaya calisirken neredeyse oluyordum. | Open Subtitles | وكدت أموت وأنا أُحاول إيجاد طريق للخروج من هذه الكهوف |
az kalsın bisikletimle beni ezeceklerdi çünkü 6 bakkal poşeti taşıyordum ve farım patladı ve Toledo'daki bütün sürücüler eve-çerez-getirmek-için- hayatını-riske-atan bisikletli-çocuğa- ne-kadar-yaklaşabiliriz oyununu oynamaya karar vermişler. | Open Subtitles | وكدت أسقط من دراجتى لأنى أحمل 6 حقائب بقالة وكل سائق فى توليدو قرر أن يلعب كم سنقترب من الطفل على الدراجة الذى يخاطر بحياته حاملاً الطعام |
Külüstür kontrolden çıktı, az kalsın yan şeritteki arabaya çarpacaktı. | Open Subtitles | بالكاد أخطئتني. ولكن السيارة تأرجحت وكدت أن أصدم سيارة أخرى على الخط الثاني. |
İntikam istedim. Vampir virüsünü yedim ve Az daha son arkadaşımı öldürüyordum. | Open Subtitles | وددت الثأر، فحُقنت بفيروس مصّاص الدماء وكدت أقتل صديقي الأخير. |
Onu nerdeyse canlı canlı haşlıyordum, bir ıstakoz gibi. | Open Subtitles | وكدت أن أسلقه وهو على قيد الحياة مثل السرطعون |