| Ben de seni bırakmak istemiyorum ama Burada kalmayı karşılayabilsem bile yeteri kadar ödeyen bir oyunculuk işini asla bulamam. | Open Subtitles | أنـا لـاـ أريد أن أتركك كذلك ، لكن حتي إن إستطعت البقاء هنا لن أجد أبداً مهنـة تدفع تكاليف إقامتي |
| Herhangi biriniz Burada kalmayı tercih ederse, tek yapması gereken zili çalmak. | Open Subtitles | لأنه إن فضل أحدكم البقاء هنا فكل ماعليه هو دق هذا الجرس |
| Burada kalmayı planlıyorsanız, Clearwater'ın değiştiğini göreceksiniz. | Open Subtitles | ان كنت تنوي البقاء هنا ستجد ان الحياة لم تعد مرفهه |
| Burada kalmayı umuyoruz. Sonsuza dek değil tabii. | Open Subtitles | حسناً ، إننا نتمنى البقاء هنا إننى لا أعنى إلى الأبد |
| Gerçekten, o işi almak için Burada kalmayı düşünecek misin? | Open Subtitles | انت فعلا ستفكرين بأن تبقي هنا وتأخذين العمل ؟ . |
| Üzgünüm. Bugün Paris'e gitmeliyim. Burada kalmayı göze alamam. | Open Subtitles | يجب أن أكون فى باريس الليله لا يمكننى تحمل البقاء هنا |
| Burada kalmayı düşünüyorsan, o kostümden kurtulmayı ciddi ciddi düşünmelisin. | Open Subtitles | لو قررت البقاء هنا يجب ان تفكر في التخلص من هذا الزي |
| Burada kalmayı önemsemem. Bir kaç gece, belki? | Open Subtitles | لا أمانع البقاء هنا لبضعة ليال، تفهم قصدي |
| Param, arabam ya da telefonum olmadığı andan itibaren Burada kalmayı düşünmeye başladım. | Open Subtitles | بما ان ليس لدي مال او سيارة اوهاتف كنت افكر فقط في البقاء هنا |
| Aslında seni gördüğümden bu yana, Burada kalmayı düşünüyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة، منذ بدأت في رؤيتك بشكل متواصل، وأنا أفكر في البقاء هنا. |
| Washington Polisi tarafından tutuklanmaktansa benim yanımda, Burada kalmayı yeğliyorsun yani. | Open Subtitles | ..إذاً, انت تفضل البقاء هنا معي على أن يتم القبض عليك بواسطة شرطة واشنطن |
| Yoksa kendim yapmak zorunda kalacağım ve Burada kalmayı tercih ederim çünkü ufağın doğum günü var. | Open Subtitles | أو سأقوم بفعلها لوحدي لكني أفضل البقاء هنا لأنه سيكون عيد ميلاد طفلي |
| Belki de Burada kalmayı düşünmelisin. | Open Subtitles | بأمرك مستقبلك ربما ينبغي لك التفكير في البقاء هنا |
| Zorlanmışlar bile hala Burada kalmayı seçiyorlar. | Open Subtitles | حتّى من أرغموا سيظلون يختارون البقاء هنا |
| Eşim ve ben daimi olarak Burada kalmayı düşünüyoruz. | Open Subtitles | أنني أنا و زوجيّ نفضل البقاء هنا |
| Babasıyla bozuşmuş. Burada kalmayı tercih etti. | Open Subtitles | تشاجرت مع أبيها.و فضلت البقاء هنا. |
| Başka yerdense Burada kalmayı yeğleyen insanlar var. | Open Subtitles | حتى أن هناك البعض يفضل البقاء هنا |
| - Burada kalmayı çok isterdim. - Ne yazık ki, kalacak bir yerimiz yok ama meydanda uyuyabiliriz. Sorun değil. | Open Subtitles | حقا أحبّ البقاء هنا - للأسف ليس لدينا مكان ننام فيه - لكنّنا نستطيع أن ننام في الميدان - |
| Umarım Burada kalmayı düşünürsün. | Open Subtitles | و أتمنى أن تبقي هنا رجاء |
| Gece Burada kalmayı düşünmüyordum. | Open Subtitles | حسنا، أنا لم أكن أخطط للبقاء هنا الليلة. |
| Sürekli Burada kalmayı düşünüyor musunuz, Onbaşı? | Open Subtitles | هل كنت لترغب بالبقاء هنا , ايها العريف ؟ |
| Hmm, Burada kalmayı umuyordum. Çünkü buralıyım. | Open Subtitles | كنت أتمنى أن أبقى هنا لأنني من المنطقة... |