"ve kan" - Traduction Turc en Arabe

    • والدم
        
    • ودم
        
    • ودماء
        
    • و الدم
        
    • و الدماء
        
    • ودمّ
        
    • والدمّ
        
    • الدم و
        
    • بدم بسماكة
        
    • الدموية
        
    • والدماء
        
    • و دم
        
    • و دماء
        
    • وإراقة الدماء
        
    • وتنزف
        
    Tiyatroda bıçak, bıçak değildir ve kan da sadece ketçaptır. TED على المسرح، السكين ليس سكينا والدم هو مجرد صلصة طماطم.
    Et ve kan bağımlısı biri, tıpkı en başta söylediğim gibi. Open Subtitles إنه آدمى من لحم ودم كما سبق لى أن قلت ورددت
    Ayrıca, ikinizden saç ve kan örneği almamız da gerekecek. Open Subtitles وأيضاً، إننا بحاجة أن نأخذ عينات شعر ودماء من كلاكما.
    LP ve kan tahlillerinde enfeksiyon izine rastlamadık. Bu iki ilacı iç. Gidebilirsin. Open Subtitles فحص الفقرات القطنية و الدم لم تظهر عدوى خذا هاتين الحبتين ثم اذهب
    Her yeri kanla kaplıymış, ama bu sabah bahanesinin doğru olduğu kanıtlanmış ve kan da karısını hayata döndürmeye çalıştığı içinmiş. Open Subtitles لقد كان مُضَرَّجٌ بدمائها و لكن تم التحقق من حجته هذا الصباح، و الدماء على جسمه . كانت بسبب محاولته إنعاشها
    'Biraz ahbap dağıtıyorlar . Bilirsin, balık yağı ve kan. Open Subtitles انهم ينشرون بعض الطعم اتَعْرفُ،زيت السمك ودمّ
    O zırhın altında, sen hala bir kadınsın, et ve kan tıpkı ve bizim gibi. Open Subtitles تحت ذلك الدرع، أنت ما زلت إمرأة، اللحم والدمّ مثل نحن الباقون.
    Sen, cenneti sarsan ve doğu soyundan gelen, tüm istediğim bu evreni fethetmek için, bana vücut ve kan bahşetmendir. Open Subtitles يامن تهتز له السماء وتنحدر من الشرق كل ما أطلبه من أجل احتلال هذا الكون هو أن تمنحني اللحم والدم
    Sanırım açıklayabilirim, buradaki et ve kan kokusundan, çok davet edici bir hedef oluyor. Open Subtitles بامكانى الشرح لكن رائحة اللحم والدم هنا تدعو الى الهجوم
    Işık saçan kalkan ve mızrağın kılıç ve kemik, et ve kan. Open Subtitles هذا هو الاشتباك المتألقِ الدرعِ والرمحِ، السيف والعظم واللحم والدم.
    Karbon-fiber üzerine örülmüş gerçek et ve kan. Open Subtitles إن بها لحم ودم حقيقي ومُبطنة بألياف كربونية
    Giysi parçası, saç ve kan bulundu. DNA sorgusu yapıyorlar. Open Subtitles وجدت شظايا ثياب وشعر ودم إنهم يفحصون الجينات الآن
    Edindiğimiz bilgiye göre, virüs hastalık kapmış farelerden, insanlara tükürük ve kan yoluyla bulaşıyor. Open Subtitles ولحد علمنا هذا الفيروس ينتشر من اللعاب ودماء الفئران المصابة الى المضيف الانسانى
    Bütün yol boyunca, cesetler ve kan vardı. Open Subtitles و علي طول الطريق كان هناك جثث ودماء في كل مكان
    Janoth beni ne sanıyor? Et ve kan yerine yayları ve çarkları olan bir saat mi? Open Subtitles ماذا يظننى جانوث, ساعة ذات تروس وعقارب بدلا من اللحم و الدم ؟
    "Bilinmeyen bir yolda yürüyoruz. Ateş ve kan yolumuzdan fışkırıyor." Open Subtitles نـحـن فـى طـريـق مـجـهـول أزالت النيران و الدماء معالمه
    İçine düştüğüm bu çukurdan çıkabilmek için yeterli sperm ve kan üretimi yapamıyorum. Open Subtitles بالكاد لا يمكنني إنتاج مني ودمّ كافي للخروج من الأزمة.
    Yoldaki sarı izler ve kan görünüşe göre, Cindy'e çarpma anında oluşmuş, ki bu da başlangıç noktasına göre kabaca 400 metrelik bir mesafe. Open Subtitles الورطات والدمّ الأصفر على الطريقِ إبدُ مِنْ cindy نقطة التأثيرِ، التي كَانتْ
    Derisinin rengi kayboldu, kan basıncı ve kan hücresi oranı düşüyor. Open Subtitles لقد فقد جلده لونه ضغط الدم و الخلايا الحمراء تنخفض
    Orada günlerce kapatılmıştın, aç susuz ve kan banyosunun içindeydin. Open Subtitles لقد تُركت هناك لأيام، تتضوّر جوعاً، مضرّجاً بدم بسماكة بوصتين
    Aksine aslında tenimizden, kaslarımızdan ve kan damarlarımızdan biraz ışığın geçmesine izin veriyor. TED وعوضًا عن ذلك، فإنها تسمح بمرور بعض الضوء عبر جِـلدنا، وعضلاتنا وأوعيتنا الدموية.
    Ayrıca beni bağladılar ama tabi, çiviler ve kan, daha iyi bir dini sanat oluşturuyor. Open Subtitles الى جانب, أنهم قيدوني لكن الدق والدماء تمت إضافتهم في الرسوم
    İkimizde çatı katındaki odanın yatağında sperm lekesi bok ve kan olduğunu biliyoruz. Open Subtitles كلانا نعلم أن ملاءات السرير في تلك العليّة ملطخة بالسائل المنوي و دم
    Botlar ve gemiler ve duman, kar ve kan vardı ve annen bir atın üzerinde gelir. Open Subtitles كان هناك قوارب و سفن , و دخان و ثلج و دماء و جاءت والدتكِ على ظهر حصان
    Ama şiddet ve kan dökmenin ne faydası olur? Open Subtitles لكن كيف العنف وإراقة الدماء سَيُساعدانِ؟
    Kendinde değildi, her yanı kesik ve kan içindeydi. Open Subtitles وكانت للتو قد هربت مليئه بالجروح وتنزف بشده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus