"Görev Birliği"'indeki adamlarından biri transfer oldu bana bir boş yer bıraktı. | Open Subtitles | واحد من رجال مهامي قد نقل خارجا وذلك يضعني مع مكان خالي |
- Kaç adamı olduğunu tahmin edebilir misin? - Bir ordu. Ve Jean. | Open Subtitles | هل تستطيع ان تقدر كم معه من رجال ان لديه جيش, مع جين |
Bir rehbere, Tanrı'nın bir kuluna, bize yolu göstermesi için ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا بحاجة الى مرشد رجل من رجال الله كي يرشدنا على الطريق |
birçok senatörün seçilmesinde başarılı olmuş biri. | Open Subtitles | لديها الفضل في ترشح العديد من رجال الكونجرس. |
Dikkatli olun beyler, bu adamlar içmeyi iyi bilir ama biz onlardan öteyiz. | Open Subtitles | انتبهوا أيها السادة هؤلاس الرجال يعرفون كيف يشربون و لكننا أكثر من رجال |
İki polis memuru geldi ve beni götürdüler. | Open Subtitles | ثم فوجئت بأثنين من رجال الشرطه قد أتوا وأعتقلونى |
Bir mağara adamının ortalama ömrü 25 yıldır. | Open Subtitles | هذا المفهوم أخترع من رجال الكهف مع 25 عاماً كاقصى عمر قد يعيشونه |
İş adamları korkumu yenmek için onlarla birlikte hareket etmeliyim. | Open Subtitles | لأتغلب على خوفي من رجال الأعمال يجب أن أمشي بينهم |
Shackleton'ın adamlarından biri bu türde bir alanı geçmenin, bir tren garının cam tavanı üzerinde yürümek gibi olduğunu anlatmış. | TED | واحد من رجال شاكلتون وصف عبوره لهذا النوع من التضاريس مثل المشي على السقف الزجاجي من محطة للسكك الحديدية. |
Eski iş adamlarından oluşan ekibiyle birlikte, bu sağlık sistemini ülkenin her yerine yaymamızı sağlayacak bir faaliyet planı hazırladılar. | TED | إنها وفريقها من رجال الأعمال السابقين وضعوا خطة عمل ستمكننا من تحجيم نظام الرعاية الصحية هذا لكل البلد. |
Jason'ın adamlarından üçü arkamızdan geldi. Biri silahımı aldı. | Open Subtitles | ثلاثة من رجال جيسون جائوا من خلفنا ، احدهم اخذ بندقيتي |
Lepradan muzdarip bir grup hastalıklı adamı bir araya topladık. | Open Subtitles | لقد شكلنا مجموعة من رجال مرضى يعانون من المهق الأبيض |
Kendine saygısı olan hiçbir Mafya adamı böyle bir yerde yakalanmaz. | Open Subtitles | لن يفكر أي فرد من رجال المافيا المحترمين القدوم إلى هذا المكان القذر |
Çocuklar Calvera'nın üç adamını görmüş. Atları vadide. Lee. | Open Subtitles | لقد رأى الصبى ثلاثة من رجال كالفيرا الخيول بالقرب منا |
- Nasıl? Bunları aldığınız yolla. Calvera'nın adamları. | Open Subtitles | بنفس الطريقة التى حصلت بها على هذه من رجال كالفيرا |
birçok polis için para demekti. | Open Subtitles | كان يعني الكثير من المال للكثير من رجال الشرطة. |
Ve birçok Avrupalı işadamı buna istekliydi. | Open Subtitles | وكان العديد من رجال الأعمال الأوروبيين متعطشين للقيام بذلك |
Top toplayıcı çocuklar, top toplayıcı adamlar değil. Top toplayıcı adam diye birşey yok. | Open Subtitles | إنهم فتيان جمع الكرات، وليس رجالاً، ما من رجال جمع الكرات |
Her yerde adamlar var, ama burada daha azlar. | Open Subtitles | هناك الكثير من رجال في كل مكان, لكني لاحظت أنه يوجد القليل منهم في هذه المنطقة. |
Üç polis memuru ölü, biri ağır yaralı. | Open Subtitles | ثلاثة قتلى من رجال الشرطة وواحد بجروح خطيرة |
Diyelim ki biri iyi biri kötü iki tane iş adamının malına el konulması davası var. | Open Subtitles | لو إفترضنا نظرياً أن لديكِ قضية مصادرة جنائية حيث يكون فيها طرفان من رجال الأعمال |