"أنت يمكن" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapabilirsin
        
    • İstediğin
        
    Bu konuda espri yapabilirsin, ama sen ortadan kayboldun diye adamları bütün gece at sırtında gezdirmek zorunda değilim. Open Subtitles أنت يمكن أَن تنكّت حوله الآن، لكنك حصلت لنفسك على الخسارة وأنا أبقى الرجال خارجاً يركبون ظهورهم طوال الليل
    Bundan iyisini yapabilirsin. Sandalye dolu mu? - Evet. Open Subtitles هيا يا ايرما,أنت يمكن أن تفعلى أفضل من هذا هل ذلك المقعد محجوز؟
    Biliyorsun, kendini biraz düzeltmeye çalışabilirsin. Gerçekten yapabilirsin. Open Subtitles أتعلم أنت يمكن أن تستعمل بعض التحسينات أنت حقاً تستطيع
    Şimdi, istediğin her zaman benimle konuşabilirsin. Open Subtitles الآن، أنت يمكن أن تتكلّم معني أي وقت تريد.
    İstediğin içkiyi alabilirsin, markası Corona olduğu sürece. Open Subtitles أنت يمكن أن تأخذ أيّ تخمير تريد، طالما هي هالة.
    İstediğin kadar konuş. Open Subtitles أنت يمكن أن تناقش قوي كأنت تحبّ لكنّك تعرف وأنا أعرف وهم يعرفون
    Uçan bir erkek peruğu yapabilirsin. Open Subtitles أنت يمكن أن تجعل أي شعر مستعار الذي ذباب.
    Bu iyi bir yalan peder. Bunu yapabilirsin. Open Subtitles انها كدبة جيدة أيها الأب أنت يمكن أن تفعلها
    Orada yollarda, bildiğin işi yapabilirsin. Open Subtitles أنت يمكن أن تكون هناك على الطريق، رجل، يعمل لعنةك.
    Kafana koyduğun herşeyi yapabilirsin, adamım. Open Subtitles أنت يمكن أن تفعل أى شئ قول رأيك إلى، يا رجل.
    Bunlarla sörfte yaptığın sert dönüşü yapabilirsin. Open Subtitles بهذه، أنت يمكن أن تعمل نفس الأدوار الصعبة أنت تعمل على لوح تزلجك.
    Sonra da istediğini yapabilirsin pizza alırsın, sinemaya gidersin... Open Subtitles وأنت وكارنبي يمكن أن يعلق أي وقت تريد. أنت يمكن أن تمسك بيتزا، إذهب إلى السينما.
    Eğer tütünde yapabiliyorsan, herşeyde yapabilirsin. Open Subtitles إذا أنت يمكن أن تعمل في التبغ، أنت يمكن أن تعمل أي شئ.
    Sevgiye ihtiyacı var, ilgilenmen gerek bunu sadece sen yapabilirsin. Open Subtitles تحتاج حبّا، من الضّروري أن تهتمّ بها وفقط أنت يمكن أن تعمل هذا
    Bak, sen bekarsın. Bir kızla istediğini yapabilirsin, çünkü ertesi sabah gitmiş olursun. Open Subtitles أنت يمكن أن تعمـل أي شيء تريده مع فتـاة لإنك من الصباح التالي أنت ذاهب
    İstediğin yerde buluşurum seninle. Evime gelebilirsin. Open Subtitles سأقابلك في أي مكان تختاره أنت يمكن أن تأتي إلى بيتي، يا جون
    Neyse, bana istediğin zaman cep telefonumdan ulaşabilirsin.... ...714-555-0146. Open Subtitles لكن على أية حال، أنت يمكن أن تصلني أي وقت على هاتفي الخلوي: 714-555-0146.
    Ambar, İstediğin kadar burada kalabilirsin. Open Subtitles أمبار، أنت يمكن أن تبقى هنا طالما تحبّ
    İstediğin kadar takılabilirsin. Open Subtitles أنت يمكن أن تتدلّى خارجا قدر ما تريد
    Lilian'ın güvenliğinden emin olduktan sonra istediğin gibi icabına bakabilirsin. Open Subtitles عندما ضمنّا ليليان، أنت يمكن أن تتخلّص منه... ... فيأيةحال تحبّ...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more