"لقد خذلت" - Translation from Arabic to Turkish

    • hayal kırıklığına uğrattın
        
    • hayal kırıklığına uğrattım
        
    • yüz üstü bıraktım
        
    • i yüzüstü bıraktım
        
    • hayalkırıklığına uğrattın
        
    Aileyi hayal kırıklığına uğrattın. Duruşmadan sonra onlarla birlikteydim. Open Subtitles لقد خذلت تلك العائلة لقد جلست معهم بعد المحاكمة
    Krusty, herkesi hayal kırıklığına uğrattın. Open Subtitles كرستي لقد خذلت الجميع
    Yavrumu hayal kırıklığına uğrattım. Maybelle? Benim, Olivia. Open Subtitles لقد خذلت ابنتي. مايبل، أنا أوليفيا.
    Herkesi hayal kırıklığına uğrattım ve bunu düzeltemem. Open Subtitles لقد خذلت الجميع ولا يمكنني إصلاح هذا
    Noreen'i yüz üstü bıraktım. Open Subtitles لقد خذلت *نورين*، وأنا لا اهتمُّ.
    John Keats'i yüzüstü bıraktım. John Keats'i yüzüstü bıraktım. John Keats'i yüzüstü bıraktım! Open Subtitles لقد خذلت جون كيتس لقد خذلته
    Bu şehri hayalkırıklığına uğrattın. Open Subtitles لقد خذلت هذه المدينة
    - Sen cumhuriyeti hayal kırıklığına uğrattın. - Tanrılar aşkına! Open Subtitles لقد خذلت الجمهورية - يا إلهي -
    Bu şehri hayal kırıklığına uğrattın. Open Subtitles لقد خذلت هذه المدينة.
    Komiser Warner, bu şehri hayal kırıklığına uğrattın. Open Subtitles أيّتها النقيبة (وارنر)، لقد خذلت هذه المدينة.
    Guillermo Barrera. Bu şehri hayal kırıklığına uğrattın. Open Subtitles جيرمو باريرا) , لقد خذلت هذه المدينة)
    Harold Backman bu şehri hayal kırıklığına uğrattın. Open Subtitles (هارولد باكمان)، لقد خذلت هذه المدينة.
    Özür dilerim, herkesi hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles أنا آسفة، لقد خذلت الجميع
    Herkesi hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles لقد خذلت الجميع
    Sevdiğim herkesi hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles لقد خذلت كل شخص أحببته
    Üzgünüm, hepimizi hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles أنا آسفة , لقد خذلت الجميع
    Herkesi hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles لقد خذلت الجميع
    Lavinia'yı yüz üstü bıraktım. Open Subtitles لقد خذلت لافينيا
    Beyimi yüz üstü bıraktım. Open Subtitles لقد خذلت سيدي اللورد
    O çocuğu bir kez yüz üstü bıraktım. Open Subtitles لقد خذلت ذلك الطفل مرة
    Harif'i yüzüstü bıraktım. Open Subtitles لقد خذلت هاريف
    Leo Mueller, bu şehri hayalkırıklığına uğrattın. Open Subtitles (ليو ميولر)، لقد خذلت هذه المدينة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more