"ليس لدي" - Translation from Arabic to Turkish

    • yoktu
        
    • yok benim
        
    • hiçbir
        
    • var
        
    • hiç
        
    • yok ki
        
    • sahip değilim
        
    • kalmadı
        
    • bende değil
        
    • falan yok
        
    • işim yok
        
    • vaktim yok
        
    • fikrim yok
        
    • zamanım yok
        
    • şüphem yok
        
    Bundan sonra ne yapacağım konusunda hiç bir fikrim yoktu. TED و ليس لدي أدني فكرة ، ما الشئ الذي أفعله.
    O tür bir param yok benim. - Bu benim sikimde değil. Open Subtitles ليس لدي هذا القدر من النقود أنت يا بادري لا تتلاعب بي
    En yakın büfenin nerede olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. TED ليس لدي أي فكرة عن مكان أقرب مخزن للمواد الغذائية.
    Nakitte sıkıntım var gibi bir şey. Nakit akışım yok. Open Subtitles أنا فقير نقدياً أو شئ كذلك ليس لدي سيول نقدية
    Çünkü çözmez! Ama efendim, benim hiç problemim yok ki. Open Subtitles لانه لن ينفع ولكن سيديأن ليس لدي أي أفكار جديدة
    Sorduğun buysa, bir medeni duruma sahip değilim. Evet, haklısın. Open Subtitles ليس لدي وضعٌ عائلي إن كان هذا ما قصدته بسؤالك؟
    İlk yardım malzemelerim yoktu ben de ne bulduysam getirdim. Open Subtitles ليس لدي ايه اسعافات اوليه لذا احضرت كل شئ بالسيارة
    Buraya geldim kusura bakma ama kalacak başka bir yerim yoktu. Open Subtitles أنا آسف لفعل هذا لكن ليس لدي مكان آخر لأذهب إليه
    Kocam beni istemiyor. Çocuğum da yok. Benim ne sorunum olduğunu biliyor musun? Open Subtitles زوجي لا يريد علاقة معي ليس لدي طفل تعلمين ما هي مشكلتي ؟
    Yatak sorunum yok benim. Beni rahatsız eden bir şey yok! Open Subtitles ليس لدي مشاكل حجره نوم , ليس هناك ما يزعجني في حجره نومي
    Benim hiçbir ihtiyacım yokmuş gibi anlatıyorsun. Ben öyle biri miyim? Open Subtitles تجعليه يبدو مثل بأن ليس لدي إحتياجات أتعتقدين أني مكتفية ذاتياً؟
    İnanın bana, sabahtan akşama kadar yaptığım hiçbir şey yok. Open Subtitles صدقيني، ليس لدي شيء لأقوم به من النهار حتى الليل.
    Bunun için pek vaktim yok aslında. Şu anda bir ofis partisi var. Open Subtitles ليس لدي وقت لهذا في الحقيقة نحن نحاول أن يكون لدينا حفلة مكتبية
    Kral'a karşı herhangi bir suçlamam yok, sadece danışmanlarına ve amacı krallığı yıkmak olan o kadına karşı suçlamalarım var. Open Subtitles ليس لدي أي شيء ضد جلالته الذي أحبه من كل قلبي فقط ضد مستشاريه, وامرأة معينة طموحها قد يدمر المملكة
    Hartum'dan tüm Mısırlıları boşaltmak dışında hiç bir yetkim yok. Open Subtitles ليس لدي أي سلطة خارج اخلاء كل المصريين من الخرطوم.
    - Benim kocam yok ki. - Görünüşe göre hala var. Open Subtitles ليس لدي زوج حَسناً، على ما يبدو انه ما زال لديك
    Uçağın inmesini engelleyecek yetkiye sahip değilim. Open Subtitles ليس لدي السلطة لمنع هذه الطائرة من الهبوك
    Arkamda bırakacak bir şey kalmadı. hiçbir şeyim yok artık. Open Subtitles ليس لديّ شيء لأعود إليه الآن ليس لدي أي شيء
    Fakat, diğerlerinin yanı sıra, bütün memnuniyet ifadeleri de bende değil değil mi? Open Subtitles ولكن لما لا تنزلون لحقيقة ان ليس لدي شيئ حياة جيدة لاكون سعيدا بها هل لي ذلك؟
    Emir falan yok. Kımıldasan iyi edersin! Open Subtitles ليس لدي امر بالقبض عليك ومن الافضل لك ان تتحرك
    Yapacak işim yok, ben de her üç saatte bir elbiseleri deniyorum. Open Subtitles ليس لدي ما أقوم به, لذا كنت أجرب أحدها كل ثلاث ساعات.
    - Üzünüm Doktor bunu sizinle mantıklı bir biçimde tartışacak vaktim yok. Open Subtitles أنا آسف يا دكتور، و لكن ليس لدي وقت لأناقش هذا بالمنطق
    Size panjurların tozunu almak için zamanım yok diyebilirim ama bu doğru değil. TED يمكننني القول ليس لدي الوقت لإزالة الغبار عن ستائري ولكن هذا ليس صحيحًا.
    O'Neill ile birleşeceğini, onu iyileştireceğini ve ondan ayrılacağından hiç şüphem yok. Open Subtitles ليس لدي شك أنة يمكن أن يرتبط مع أونيل يعالجه ثم يتركه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more