| Bu evler ailem, arkadaşlarım, komşularım ve tanıdığım herkes içindi. | TED | هذه المنازل كانت لعائلتي وأصدقائي وجيراني، كل من أعرفه. |
| Üzgünüm. Bu evler gerçekten ihtiyacı olanlar için. | Open Subtitles | أنا في شدة الأسف، هذه المنازل للمحتاجين فعلاً |
| - Bu evler eski, savaş zamanında yapılmış. | Open Subtitles | هذه المنازل قديمة الإنشاء لقد بُنيت خلال الحرب |
| Bu evler çevresindekilerden tamamen farklı duruyor. | TED | تشكل هذه البيوت تناقضًا صارخًا مع نظائرها المخططة بالكامل. |
| Bu evler, o şapkayı takanı tanıyan insanlarla dolu. | Open Subtitles | هذه البيوت مليئة بأناس يعرفون الشخص الذي يرتدي هذه القبعة |
| Bence bütün Bu evler halka açık olmalı. | Open Subtitles | أعتقد أن كل تلك البيوت يجب أن تكون مفتوحة للعامة |
| Bu evler hızla inşa edildi ve bana sürpriz değildir kalıntıları bir gün yalan Biten, onlar derin kazmak gerekiyor. | Open Subtitles | هذه المنازل بنيت بسرعة و لا يفاجؤني أن تتهدم يوماً ما - إنتهيت ، كانت بحاجة إلى الحفر أعمق - |
| İçki yasağının olduğu dönemde Bu evler çok revaçtaydı. | Open Subtitles | أتعرفون؟ أحب هذه المنازل عند تحريم الممنوعات. |
| Bu evler kendi kendilerini satıyor dediğimde aslında demem gereken şey, yani demeliydim ki... | Open Subtitles | أتعلم ، بخصوص ماقلته بأنّ هذه المنازل تبيع نفسها كان عليّ من المفترض أن أخبرك بالحقيقة وهي.. |
| Bu evler güneşte kurutulmuş taşlar ve bloklardan yapılmıştı. | TED | بُنيت هذه المنازل من الصخور والأحجار. |
| Buradaki her şey, tüm Bu evler... | Open Subtitles | كل ما هو بالجوار, كل هذه المنازل, |
| Tüm Bu evler, yüzde 70 ve 80 geri dönüştürülmüş materyalden inşa edildi, bu materyal sıkıştırılmaya ya da yakılmaya gönderilmesi planlanan yığınlardı. | TED | كل هذه المنازل بنيت بنسبة من 70% إلى 80% من مواد معاد تدويرها، أشياء كانت متوجهه إلى المثرمة، مخلفات النفايات وأكوام الحرق. |
| Bu evler farklı bir çağ için inşa edilmişti. | Open Subtitles | هذه المنازل بُنيت لعصرٍ آخر |
| Merkezden uzak Bu evler suyu yer altı su tabakalarından alıyor. | Open Subtitles | هذه البيوت النائية تتلقى المياه من طبقات جوفية محلية. |
| Benden söylemesi, Bu evler bir hafta içinde satılmazsa, adam değilim. | Open Subtitles | اقول لكم , ان لم تباع هذه البيوت خلال اسبوع سآكل قبعتي |
| Ben parayı sakladığımda Bu evler hâlâ yapılıyordu. | Open Subtitles | عندما أخفيت المال في هذه البيوت ما زالت تبنى |
| - Tüm Bu evler 20'lerde yapılmış. | Open Subtitles | كل هذه البيوت قد تم بنائها في القرن العشرين |
| Tüm Bu evler insanların tatil evleri. | Open Subtitles | كل هذه البيوت هي عطلة بيوت الناس. |
| Burada, yalnızca insanlar sınırı geçmiyor, bir kentin bütün parçaları geçiyor. Bu evler çelik çerçevelerinin üzerine yerleştirilirken ilk katı boş bırakılarak küçük işletmeli evler oluşturuluyor. | TED | ليس فقط الأشخاص هي من تعبر الحدود هنا، لكن أجزاء كاملة من مدينة تنتقل إلى أخرى، وعندما يتم وضع هذه البيوت على الأطر الفولاذية هاته، يدعون الطابق الأول ليصبح الثاني، يتم شغله بالمزيد من المنازل، مع تجارة صغيرة. |