| Bundan böyle otunu başka birinden alman gerekecek galiba dostum. | Open Subtitles | أظن أنه عليك أن تأخذ طريقك من شخص آخر مثلك |
| Bunu, kırık bir kalbin ne olduğunu bilen birinden bir tavsiye olarak gör. | Open Subtitles | اعتبريه من شخص يعرف شئ او شيئين وحول الدخول الى قلوبهم المحطمة والممزقة |
| Gidip biri masamıza oturmadan ve ben onu dövmeden gidip oturalım. | Open Subtitles | دعينا نصل إلى منضدتنا قبل ان تتحطّم ونتآذى من شخص ما. |
| Daha çok şey yapmak istiyorum. Bunun için güçlü birinin desteği gerek. | Open Subtitles | أريد التعامل معهم أكثر , واحتاج للدعم من شخص ما في السلطة |
| Kardeşim teröristlere çalışan biriyle evleniyorken normal davranmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | اختى ستتجوز من شخص ارهابي وتطلب منى ان ابدو طبيعية |
| Hayatını kazanmak için mavi şort giyen bir adamdan moda tavsiyesi almayacağım. | Open Subtitles | لن أخذ نصائح بالموضة من شخص يرتدي سروال قصير أزرق لأجل معيشته. |
| Bu durumda, asla gerçekten bir arada olamayacağınız bir adamla evlenmekten hoşnuttunuz? | Open Subtitles | إذاً، كنتِ راضية عن زواجكِ من شخص لا يمكنكِ العيش معه فعلياً؟ |
| Buradakiler senin emirleri başka birinden aldığına inanıyorlarsa çok salaklar. | Open Subtitles | وقومك أغبياء لانهم آمنو انهم يأخذون الأوامر من شخص آخر |
| Saç modeline gelince yıllarca saçıyla savaş halinde olan birinden dinle. | Open Subtitles | خذى النصيحة من شخص كان فى حرب طويلة مع مظهر شعره |
| Hayır. Bu Stanford'a gidecek birinden beklediğim bir şey değil. | Open Subtitles | لا,هذا ليس ما أتوقعه من شخص سوف يعلو شأنه هنا |
| Nasıl olur da bir insan başka birinden böyle bir şey yapmasını isteyebilir? | Open Subtitles | لماذا قد يطلب شخص من شخص اخر ان يفعل شيىء مثل هذا ؟ |
| Kusursuz biri ile nişanlı olmanın nasıl baskı altında bıraktığını bilemezsin. | Open Subtitles | هل تعرف حجم الضغط عندما تكون مخطوباً من شخص مثالي ؟ |
| - Neyse seninle karşılaşmış olabilecekleri her olayı kontrol ediyoruz ama sana kini olan biri tarafından tutulmuş olduklarını tahmin ediyoruz. | Open Subtitles | بأي حال كنت أبحث في أي مكان قد يمر في مسارك مباشرةَ لكن فهمنا بأنهم مستأجرون من شخص يحمل أحقاد ضدك |
| Ters dönmüş sevdiğin birinin sana ihanet edeceği anlamına gelir. | Open Subtitles | الصورة المقلوبة رأساً على عقب تعني خيانة من شخص تحبينه |
| Seni seven biriyle ilişki kurmakla? Seni arzulayan biriyle? Kurtarman gerekmeyen biriyle? | Open Subtitles | ان تكون قريبا من شخص تحبه وتتمناه شخص لا يتوجب عليك انقاذه |
| Evin sadece resmini gören New York'lu bir adamdan geldi. | Open Subtitles | من شخص يسكن في نيويورك رأى فقط صورة بيتك. |
| Fransız bir adamla evli frankofon bir arkadaşım var | TED | لدي صديقة فرانكفونية متزوجة من شخص فرنسي |
| Birden fazla kişiden hoşlandığın için kötü hissetmene gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليك الشعور بالذنب لأن لديك مشاعر لأكثر من شخص |
| Evsiz bir Charlie Kraut yerine büyük bir unvana sahip birini. | Open Subtitles | الأشخاص ذوي الألقاب النبيلة بدلاً من شخص شريد لا وطن له؟ |
| Bu şüpheli kurumlarda parası olan başka kimse var mı? | Open Subtitles | هل من شخص آخر يحتفظ بأموال في إحدى تلك المؤسسات الغامضة ؟ |
| Ne zaman birine yakınlı kursam, sonunda hep beni bıraktılar. | Open Subtitles | . تعلمين ، كلما تقربت من شخص ، فإنهم يذهبون |
| Sadece tek bir kişi yok gibi gözüküyor. Bu sorunların önemli olduğunu düşünen, | TED | ويبدو أنّ هناك أكثر من شخص واحد يؤمن بأهميّة المسائل التي سأطلعكم عليها |
| Böyle iyi karakterdeki bir adam tarafından saygın kimselere verilen bir balonun kötü bir amacı olamayacağı düşüncesindeyim. | Open Subtitles | ففى رأيى أن حفلة كهذه قدمت من شخص ذو شخصية صالحة,لأشخاص محترمين ليست حتما لأهداف شريرة |
| Müzikle çok ilgili bir insandan komik şarkıları bizim gibi takdir etmesini bekleyemezsin. | Open Subtitles | لا تتوقعي من شخص محب للموسيقى أن يقدر الأغاني الهذلية كما نقدرها نحن |
| ...refah içinde yaşamayı adet edinmiş başka birisinden farklı bir çeşit dine gereksinim duyduğu gerçeği, pek kesin değildir? | Open Subtitles | في حالة من المعاناة يتطلب نوعًا مختلفًا من الدين من شخص عادة يعيش في رفاهية؟ |
| bir tür sebep olma, bir çeşit insandan insana bulaşma. | TED | كنوع من التقليد ، نوع من الإنتقال من شخص لآخر. |