| Hayatımı iki kez kurtardın, ben de aynısını yaptım, daha önce ve şimdi. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتى مرتين وأنا أيضا لن أخذلك |
| - Hayatımı kurtardın. - İşte babalar bunun içindir. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتي هذا ما على الأباء القيام به |
| Köyümüzü kurtardın, sana teşekkürden başka ne söyleyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد أنقذت بلدتنا لا أعرف ماذا أقول عدا شكراً لك |
| Bu gemiyi kurtardım, sizi kurtardım kaç defa şimdiye kadar? | Open Subtitles | لقد أنقذت السفينة وأنقذتك كم عدد المرات حتى الآن ؟ |
| Hayatını kurtardım ve sana enfes kıyafetler verdim anasını satayım. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتك اللعينة، وأعرتك مجموعة من الثياب الأنيقة الباهظة، |
| Oh, şans onunla bir ilgisi yok, geri orada izmaritleri kurtardı. | Open Subtitles | أوه ، ليس للحظ أي شيء بهذا لقد أنقذت مؤخراتكم هناك |
| Vay! Bu çocukların hayatını kurtardınız Uğur Bey. | Open Subtitles | رائع , لقد أنقذت حياة الأطفال يا سيد داونز |
| Hayatımı kurtardın... ve buna karşılık, seninkini bağışlıyorum... şimdilik. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتي وبالمقابل أنا سأنقذها لك الآن |
| Hayatımı kurtardın... ve buna karşılık, seninkini bağışlıyorum... şimdilik. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتي وبالمقابل أنا سأنقذها لك الآن |
| İyi misin? Adamın hayatını kurtardın! George sadece şanslıydı. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياة ذلك الرجلِ جورج محظوظ فقط على ما أظن |
| Harikaydı. Teşekkür ederim. - Günümü kurtardın. | Open Subtitles | لقد كان هذا رائعا ، شكرا لك لقد أنقذت يومي |
| Hayatımı kurtardın. Sana bir sürü kertenkele alacağım. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتي سأحضر لك العديد من السحالي |
| İyiyim Eric. Hayatımı kurtardın, bana motor yağı verdin. | Open Subtitles | لا بأس إيريك ، لقد أنقذت حياتي أعطيتني علبة من زيت المحركات |
| Evet, bendim. Onun hayatını ben kurtardım. Doğru zamanda doğru yerdeydim. | Open Subtitles | لقد كان أنا لقد أنقذت حياتها في المكان المناسب والوقت المناسب |
| Üç yaşındaki küçücük çocukları kurtardım, ve 40 yaşındaki yaşlı kadınları da. | TED | لقد أنقذت أطفال بعمر الثلاث سنوات وأنقذت نساء بعمر الأربعين سنة |
| Profesyonel nitelikte olan bazı Yahudilerin hayatlarını kurtardım. | Open Subtitles | لقد أنقذت بعض اليهود الذين كانوا مؤهلين مهنيًا. |
| Bunu parçalanmaktan kurtardım. Ve müzeye bağışladım. | Open Subtitles | لقد أنقذت هذا من دمار مؤكد و تبرعت به للمتحف |
| - Senin hayatını kurtardım. - Hayatta olmamız bir mucize. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتك إنها معجزة أننا مازلنا أحياء |
| Hayatını kurtardım. Bu beni deli ediyor. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتِك بحق الله وقد سئمت من هذا الهراء |
| Hayatımı kurtardı, bana baktı, doğru bir yolda olmamı sağladı. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتي، واعتنت بي، و وجهتني إلى الطريق المستقيم. |
| Yaptığınız sınıflandırmayla bir sürü insanın hayatını kurtardınız. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياة الكثيرين بتصنيفهم كما فعلتِ. |
| Bir keresinde hayatını kurtarmıştım. Bana borçlusun. Bir hayat borçlusun. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتك ذات مرة، وأنت تدين لي بذلك أذاً أنت مدين لي بحياه |
| Hayatımı kurtarmıştın. Ödeşmiş olduk. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياتي وها أنا أرد الجميل |
| Şu anda anlayamamış olsan da, Dante muhtemelen yalnızca bir masum ruhtan daha fazlasını kurtarmış oldun. | Open Subtitles | على الرغم من أنك قد لا تفهم ذالك الآن يا دانتي لقد أنقذت حتى الآن أكثر من روح بريئة |